Şair, şiir dilinin özelliklerinden yararlanma imkânına göre, tarih yazıcılardan daha "ferdi" tavırlar sergileyebilmektedir. Edebî eserlerde, olay ve durumlar daha hissî ve şahsi değerlendirilmekte ve bir yönüyle halk vicdanındaki görüntü daha net yansıtılabilmektedir. Osmanlı sultanlarına yazılan mersiyeler, tarihî olayları konu alan kaside, tarih ve kıt'alar, bunun en açık örnekleridir. Şairin, kardeşini veya oğlunu katleden padişaha rağmen maktüle mersiye yazma girişimi ve maktül için şiirde kullandığı övgü kalıpları, tarih kitaplarındaki kuru ve katı ifadelerin aksine, Cornell H.Fleischer'in de söylediği gibi 'yumuşak kanıtlar' niteliği taşımaktadır. (Arka kapaktan)
Şair, şiir dilinin özelliklerinden yararlanma imkânına göre, tarih yazıcılardan daha "ferdi" tavırlar sergileyebilmektedir. Edebî eserlerde, olay ve durumlar daha hissî ve şahsi değerlendirilmekte ve bir yönüyle halk vicdanındaki görüntü daha net yansıtılabilmektedir. Osmanlı sultanlarına yazılan mersiyeler, tarihî olayları konu alan kaside, tarih ve kıt'alar, bunun en açık örnekleridir. Şairin, kardeşini veya oğlunu katleden padişaha rağmen maktüle mersiye yazma girişimi ve maktül için şiirde kullandığı övgü kalıpları, tarih kitaplarındaki kuru ve katı ifadelerin aksine, Cornell H.Fleischer'in de söylediği gibi 'yumuşak kanıtlar' niteliği taşımaktadır. (Arka kapaktan)