“Çok şükür Allah'ım, geri döndün Paşam, bizimlesin.”
Doktorların ve Salih Bozok'un yaşadığı şaşkınlık elbette ki sebepsiz değildi. Atatürk 8 Kasım'da komaya girip bilincini yitirmiş, öncesinde de durumu iyi değildi. Komaya girmeden önce neredeyse kalem tutacak mecali kalmamıştı. Bu yüzden orduya son mesajını Fevzi Çakmak'a yazdırmıştı. Şimdi ise bir mucize gerçekleşmiş ve uyanmıştı. Atatürk de şaşkındı, nasıl iyileştiğini anlamaya çalışıyordu. Atatürk'ün sorgulayıcı ve eleştirel düşünce yapısı, Salih Bozok'a bakarak şu soruyu sormasına neden oldu: “Nasıl iyileştim ben?”
“Çok şükür Allah'ım, geri döndün Paşam, bizimlesin.”
Doktorların ve Salih Bozok'un yaşadığı şaşkınlık elbette ki sebepsiz değildi. Atatürk 8 Kasım'da komaya girip bilincini yitirmiş, öncesinde de durumu iyi değildi. Komaya girmeden önce neredeyse kalem tutacak mecali kalmamıştı. Bu yüzden orduya son mesajını Fevzi Çakmak'a yazdırmıştı. Şimdi ise bir mucize gerçekleşmiş ve uyanmıştı. Atatürk de şaşkındı, nasıl iyileştiğini anlamaya çalışıyordu. Atatürk'ün sorgulayıcı ve eleştirel düşünce yapısı, Salih Bozok'a bakarak şu soruyu sormasına neden oldu: “Nasıl iyileştim ben?”