#smrgKİTABEVİ Açık Toplum İçin Bir Nefes Felsefe - 2023

Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
6258143744
Kargoya Teslim Süresi:
3&6
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199217869
Boyut:
14x24
Sayfa Sayısı:
256
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
168,00
Havale/EFT ile: 162,96
Siparişiniz 3&6 iş günü arasında kargoda
1199217869
604483
Açık Toplum İçin Bir Nefes Felsefe -        2023
Açık Toplum İçin Bir Nefes Felsefe - 2023 #smrgKİTABEVİ
168.00
Bu çalışma, Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesindeki İslâm Felsefesi Tarihi ve Türk Düşünce Tarihi derslerinde filozofları yoldaş olarak görüp onların fikirlerini kronolojik olarak okurken, “Bugüne ne diyebilirler, öğretileri mevcut sorunlarımıza dair çözüm önerileri üretmeye katkıda bulunmaya vesile olabilir mi?” kaygısıyla yapılan analitik çözümleme çabalarından oluşmaktadır.

“Hakikat Mektebinin Talebeleri” olarak akademisyenler, talebelerine yönelik duyduğu sorumluluğu kamuya karşı da duymalı, felsefî hakikatleri onların anlayabileceği sade bir dil ile aktarmayı da temel vazife olarak görmelidirler. Akademik bilginin topluma ulaştırılmasıyla, paylaşılan bilginin değer kazanacağı gibi kapsayıcılık, işbirliği ve eşitlik açısından “kamu yararı” oluşmasına katkı verilecektir. Eğer kamuoyunda “felsefî bilinçlilik” etkinleştirilirse, toplumda felsefe karşıtlığının, üniversitelerde, özellikle ilahiyat fakültelerinde yaygınlaşmasının ortaya çıkardığı riskler göğüslenebilir.

Temelde özgür ve özgüvenli birey yetiştirmeye odaklanması gereken üniversitelerde felsefe karşıtlığı “ortak iyilik” adına yapılmakta, insanların anayasal koruma altında olan dinî, felsefî, siyasî fikirlerini serbestçe söylemeye yönelik tutumları kamu yararını ihlâl olarak sunulmaktadır. Nitekim İslam tarihindeki süreçler, günümüz Ortadoğu ve Afganistan'daki gelişmelere ve ülkemizde “akıl tutulması” olarak değerlendirilebilecek tartışmalara baktığımızda “din eğitiminin kamu güvenliği” olduğu görülmektedir.

Bu açıdan “Açık Toplum İçin Bir Nefes Felsefe” diyebilmek için laik, demokratik ve hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'nin ilahiyat fakültelerinde felsefe, kelâm ve tasavvuf disiplinlerinin eleştirel ve eş güdümlü okunması geleneğinin korunması önemlidir ki bu eserin yakın hedefi bunu vurgulamaktır.
Bu çalışma, Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesindeki İslâm Felsefesi Tarihi ve Türk Düşünce Tarihi derslerinde filozofları yoldaş olarak görüp onların fikirlerini kronolojik olarak okurken, “Bugüne ne diyebilirler, öğretileri mevcut sorunlarımıza dair çözüm önerileri üretmeye katkıda bulunmaya vesile olabilir mi?” kaygısıyla yapılan analitik çözümleme çabalarından oluşmaktadır.

“Hakikat Mektebinin Talebeleri” olarak akademisyenler, talebelerine yönelik duyduğu sorumluluğu kamuya karşı da duymalı, felsefî hakikatleri onların anlayabileceği sade bir dil ile aktarmayı da temel vazife olarak görmelidirler. Akademik bilginin topluma ulaştırılmasıyla, paylaşılan bilginin değer kazanacağı gibi kapsayıcılık, işbirliği ve eşitlik açısından “kamu yararı” oluşmasına katkı verilecektir. Eğer kamuoyunda “felsefî bilinçlilik” etkinleştirilirse, toplumda felsefe karşıtlığının, üniversitelerde, özellikle ilahiyat fakültelerinde yaygınlaşmasının ortaya çıkardığı riskler göğüslenebilir.

Temelde özgür ve özgüvenli birey yetiştirmeye odaklanması gereken üniversitelerde felsefe karşıtlığı “ortak iyilik” adına yapılmakta, insanların anayasal koruma altında olan dinî, felsefî, siyasî fikirlerini serbestçe söylemeye yönelik tutumları kamu yararını ihlâl olarak sunulmaktadır. Nitekim İslam tarihindeki süreçler, günümüz Ortadoğu ve Afganistan'daki gelişmelere ve ülkemizde “akıl tutulması” olarak değerlendirilebilecek tartışmalara baktığımızda “din eğitiminin kamu güvenliği” olduğu görülmektedir.

Bu açıdan “Açık Toplum İçin Bir Nefes Felsefe” diyebilmek için laik, demokratik ve hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'nin ilahiyat fakültelerinde felsefe, kelâm ve tasavvuf disiplinlerinin eleştirel ve eş güdümlü okunması geleneğinin korunması önemlidir ki bu eserin yakın hedefi bunu vurgulamaktır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat