Topa vuruş kuvveti ve kafa gollerindeki hüneriyle tanınan Drogba'nın kariyeri Fransa'da Le Mans, Guingamp ve Marsilya takımlarıyla başladı ama 2004 yılında Chelsea'ye katıldıktan sonra en heyecan verici evresine girdi. Didier Stamford Bridge'deki iki dönemi boyunca -2004'ten 2012'ye ve 2014-2015 sezonunda- 381 maçta oynadı, 164 gol attı ve Premier Lig Şampiyonluğunu ilk kez Chelsea'ye getiren kilit oyunculardan biriydi. Kulüpteki diğer tüm yabancı oyunculardan daha fazla gol attı ve kulüp tarihindeki en skorer dördüncü oyuncu oldu.
Londra'da ilk ikamet ettiğinde, Didier üç Premier Lig Şampiyonluğu, dört FA Kupası, iki Lig Kupası ve 2012'de son beraberlik golünü atıp zaferi getiren penaltıyı gole çevirdiği Şampiyonlar Ligi'ni kazandı. Ayrıca dört FA Kupası finalinde de gol atmayı başaran ilk oyuncu oldu. Bu başarılar Didier'nin Chelsea taraftarlarının kalbindeki yerini perçinledi - 2012 yılında onu kulübün tüm zamanların en iyi oyuncularından biri seçtiler.
2014 yılında, Çin'de Şangay Shenhua ve Galatasaray'da oynadıktan sonra José Mourinho "Kral"ı Chelsea'ye geri çağırdı. Chelsea'deki son sezonunda Drogba, Premier Lig'de zafer madalyaları ve Lig Kupası'nı kazanıp Kanada Birinci Ligi'ndeki Montreal takımına transfer oldu. İki kez Yılın Afrikalı Futbolcusu seçilen Didier Drogba, Fildişi Sahili için 104 maç kazandı, toplamda 65 gol attı ve ülkeyi üç kez Dünya Kupası'na taşıdı. Didier BM İyi Niyet Elçisi'dir ve Didier Drogba Vakfı şu anda Fildişi Sahili'nde klinikler inşa etmektedir. Ülke sivil savaştayken Drogba barış anlaşmalarına aracılık yaptı ve daha sonra hayırsever çalışmalarından ötürü Time dergisi tarafından "Dünyanın En Etkili 100 İnsanı"ndan biri seçildi.
"Ben mükemmel değilim ve bunun farkındayım, ama ayaklarımı yere sağlam basmaya ve nereden geldiğimi unutmamaya çalışıyorum. Elimde koca bir eksiyle başladım, dolayısıyla bugün sahip olduğum her şey koca bir artıdır. Hayatın ne kadar kırılgan olabildiğini, işlerin ne kadar hızlı bir şekilde değişebildiğini biliyorum, bu yüzden başkalarının gözünde nasıl bir statüm olursa olsun, ne kadar çok para ve şöhret kazanmış olursam olayım, bugün benim için önemli olan onları ve içinde bulunduğum ayrıcalıklı pozisyonu bu hayatta faydalı olmak, katkı sunmak ve dünyada bir iz bırakmak için nasıl kullandığımdır."
Topa vuruş kuvveti ve kafa gollerindeki hüneriyle tanınan Drogba'nın kariyeri Fransa'da Le Mans, Guingamp ve Marsilya takımlarıyla başladı ama 2004 yılında Chelsea'ye katıldıktan sonra en heyecan verici evresine girdi. Didier Stamford Bridge'deki iki dönemi boyunca -2004'ten 2012'ye ve 2014-2015 sezonunda- 381 maçta oynadı, 164 gol attı ve Premier Lig Şampiyonluğunu ilk kez Chelsea'ye getiren kilit oyunculardan biriydi. Kulüpteki diğer tüm yabancı oyunculardan daha fazla gol attı ve kulüp tarihindeki en skorer dördüncü oyuncu oldu.
Londra'da ilk ikamet ettiğinde, Didier üç Premier Lig Şampiyonluğu, dört FA Kupası, iki Lig Kupası ve 2012'de son beraberlik golünü atıp zaferi getiren penaltıyı gole çevirdiği Şampiyonlar Ligi'ni kazandı. Ayrıca dört FA Kupası finalinde de gol atmayı başaran ilk oyuncu oldu. Bu başarılar Didier'nin Chelsea taraftarlarının kalbindeki yerini perçinledi - 2012 yılında onu kulübün tüm zamanların en iyi oyuncularından biri seçtiler.
2014 yılında, Çin'de Şangay Shenhua ve Galatasaray'da oynadıktan sonra José Mourinho "Kral"ı Chelsea'ye geri çağırdı. Chelsea'deki son sezonunda Drogba, Premier Lig'de zafer madalyaları ve Lig Kupası'nı kazanıp Kanada Birinci Ligi'ndeki Montreal takımına transfer oldu. İki kez Yılın Afrikalı Futbolcusu seçilen Didier Drogba, Fildişi Sahili için 104 maç kazandı, toplamda 65 gol attı ve ülkeyi üç kez Dünya Kupası'na taşıdı. Didier BM İyi Niyet Elçisi'dir ve Didier Drogba Vakfı şu anda Fildişi Sahili'nde klinikler inşa etmektedir. Ülke sivil savaştayken Drogba barış anlaşmalarına aracılık yaptı ve daha sonra hayırsever çalışmalarından ötürü Time dergisi tarafından "Dünyanın En Etkili 100 İnsanı"ndan biri seçildi.
"Ben mükemmel değilim ve bunun farkındayım, ama ayaklarımı yere sağlam basmaya ve nereden geldiğimi unutmamaya çalışıyorum. Elimde koca bir eksiyle başladım, dolayısıyla bugün sahip olduğum her şey koca bir artıdır. Hayatın ne kadar kırılgan olabildiğini, işlerin ne kadar hızlı bir şekilde değişebildiğini biliyorum, bu yüzden başkalarının gözünde nasıl bir statüm olursa olsun, ne kadar çok para ve şöhret kazanmış olursam olayım, bugün benim için önemli olan onları ve içinde bulunduğum ayrıcalıklı pozisyonu bu hayatta faydalı olmak, katkı sunmak ve dünyada bir iz bırakmak için nasıl kullandığımdır."