Kitap, ademimerkeziyetin Türkiye'deki hikâyesinin yanında önümüzdeki olanakları ve kavramın barındırdığı zihniyet dönüşümünü tartışmaya çağırıyor. Sadece Kürt siyasetinin talebini karşılamak için değil, bu kocaman ülkeyi birlikte, iyi yönetebilmek, merkezin vesayetini kırabilmek, yereldeki yaratıcılığı özgürleştirmek, yürütmeyi layıkıyla dengelemek ve denetlemek, kısaca daha demokratik bir toplum için gerekli bu. Günümüzde vatandaş artık en az kendisini yöneten kadar donanımlı ve kendine yeter halde. Yönetenle yönetilen arasındaki kadim ilişki değişiyor. Küçük ölçekteki yerel erk güçleniyor, söz sahibi oluyor ve kaderini tayin etmek istiyor. Gezi itirazı ve Türkiye'deki yerel başkaldırıları böyle değerlendirmek mümkün.
Ademimerkezileşmek, sadece devlet değil aynı zamanda zihniyet reformu demek olduğundan dönüşümün önündeki en çetin konulardan birisi olacak.
Kitap, ademimerkeziyetin Türkiye'deki hikâyesinin yanında önümüzdeki olanakları ve kavramın barındırdığı zihniyet dönüşümünü tartışmaya çağırıyor. Sadece Kürt siyasetinin talebini karşılamak için değil, bu kocaman ülkeyi birlikte, iyi yönetebilmek, merkezin vesayetini kırabilmek, yereldeki yaratıcılığı özgürleştirmek, yürütmeyi layıkıyla dengelemek ve denetlemek, kısaca daha demokratik bir toplum için gerekli bu. Günümüzde vatandaş artık en az kendisini yöneten kadar donanımlı ve kendine yeter halde. Yönetenle yönetilen arasındaki kadim ilişki değişiyor. Küçük ölçekteki yerel erk güçleniyor, söz sahibi oluyor ve kaderini tayin etmek istiyor. Gezi itirazı ve Türkiye'deki yerel başkaldırıları böyle değerlendirmek mümkün.
Ademimerkezileşmek, sadece devlet değil aynı zamanda zihniyet reformu demek olduğundan dönüşümün önündeki en çetin konulardan birisi olacak.