Frenk'in ilmi bize usûl gösterir. Fakat Türk'ün ruhunu anlatamaz. Nitekim Frenk'in sanatı da bize yalnız teknik öğretir. Türk'ün zevkini duyurmaz.
Şiirlerimizi bu memleketin ufkundan, bu memleketin yaşadığı hayattan almaya başladığımız gün "millî edebiyat'' teessüs etmiş demektir.
Şiir ve sanat tembel harcı bir iş değildir. Gençlerin vazifesi, zekâlarını beslemektir.
Edebiyat, hayattaki güzellikleri keşf için 'halka doğru" gitmelidir; fakat asla "halk için" olmamalıdır.
Her millet, fertlerinin fedakârlığı ile yaşar.
İmanımız var;; istikbâl Türk'ün ve Türkçenindir. (Arka kapaktan)
Frenk'in ilmi bize usûl gösterir. Fakat Türk'ün ruhunu anlatamaz. Nitekim Frenk'in sanatı da bize yalnız teknik öğretir. Türk'ün zevkini duyurmaz.
Şiirlerimizi bu memleketin ufkundan, bu memleketin yaşadığı hayattan almaya başladığımız gün "millî edebiyat'' teessüs etmiş demektir.
Şiir ve sanat tembel harcı bir iş değildir. Gençlerin vazifesi, zekâlarını beslemektir.
Edebiyat, hayattaki güzellikleri keşf için 'halka doğru" gitmelidir; fakat asla "halk için" olmamalıdır.
Her millet, fertlerinin fedakârlığı ile yaşar.
İmanımız var;; istikbâl Türk'ün ve Türkçenindir. (Arka kapaktan)