Elinizdeki bu kitap, bu çalışmanın bir ürünü olarak ortaya çıktı.
Kitabın ilk bölümünde Ali Şükrü Bey'in hayatı -ulaşılabildiği kadarıyla- arşiv belgelerine bağlı olarak veriliyor. Bu bölümde; ailesi, tahsil ve askerlik hayatı, Donanma Cemiyeti'ndeki faaliyetleri, yazı ve neşriyat hayatı, siyasî faaliyetleri, TBMM'ndeki çalışmaları ve akıbeti kısaca, ancak mevsuk bir şekilde yer alıyor. Bu çerçevede olaylar ve şahıslar önyargısız ve tarafsız bir şekilde ele alınmış, değerlendirmeler hislerden uzak, tamamen objektif kriterlerle yapılmıştır.
İkinci bölümün ana konusunu Ali Şükrü Bey'in "Anadolu'nun Büyük ve Mukaddes Cihadı" adlı hitabesi oluşturuyor. Bu hitabe, Yunan'in Ankara kapılarına dayandığı, TBMM'nin Kayserı'ye nakli çalışmalarının sürdüğü, milletin maneviyatının son derece bozulduğu ve Doğuya doğru büyük kafileler halinde hicret ettiği bir dönemde Kayseri Ulu Camii'nde irad edilmişti. -İsmail Hacıfetahoğlu, Ankara, 2003 (Sunuştan)
Elinizdeki bu kitap, bu çalışmanın bir ürünü olarak ortaya çıktı.
Kitabın ilk bölümünde Ali Şükrü Bey'in hayatı -ulaşılabildiği kadarıyla- arşiv belgelerine bağlı olarak veriliyor. Bu bölümde; ailesi, tahsil ve askerlik hayatı, Donanma Cemiyeti'ndeki faaliyetleri, yazı ve neşriyat hayatı, siyasî faaliyetleri, TBMM'ndeki çalışmaları ve akıbeti kısaca, ancak mevsuk bir şekilde yer alıyor. Bu çerçevede olaylar ve şahıslar önyargısız ve tarafsız bir şekilde ele alınmış, değerlendirmeler hislerden uzak, tamamen objektif kriterlerle yapılmıştır.
İkinci bölümün ana konusunu Ali Şükrü Bey'in "Anadolu'nun Büyük ve Mukaddes Cihadı" adlı hitabesi oluşturuyor. Bu hitabe, Yunan'in Ankara kapılarına dayandığı, TBMM'nin Kayserı'ye nakli çalışmalarının sürdüğü, milletin maneviyatının son derece bozulduğu ve Doğuya doğru büyük kafileler halinde hicret ettiği bir dönemde Kayseri Ulu Camii'nde irad edilmişti. -İsmail Hacıfetahoğlu, Ankara, 2003 (Sunuştan)