#smrgSAHAF Allahlar Susamışlardı -

Kondisyon:
Çok İyi
Basıldığı Matbaa:
Güven Basımevi
Dizi Adı:
Dünya Muharrirlerinden Tercümeler Serisi 4
Kargoya Teslim Süresi:
1&3
Stok Kodu:
1199125481
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
16+200 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
3
Basım Tarihi:
1947
Çeviren:
Hüseyin Cahit Yalçın
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
Bu üründen 1 adet satın alınmıştır.
1199125481
511182
Allahlar Susamışlardı -
Allahlar Susamışlardı - #smrgSAHAF
0.00
Anatole France fikirleri bir artist sıfatıyla görür, bir filozof sıfatıyla değil. Yani onları yalnız anlamak için tenkit eder, ispat yahut cerh etmek için değil. Aradığı şey o an için kendilerini idrak etmekten ibarettir. O metafiziğe, yahut ilahiyata ait bir muhakeme yürütmez. Metafizik yahut ilahiyat muhakemelerini bir artist sıfatıyla taklit eder. Bir delil, bir akide, bir mabet yahut bir sahra gibi birer hayaldir; bunlar, tâbir caizse, psikolojik birer peyzajdır, cihanşümul akışın birer anıdır.'

Anatole France tefekkürü mütefekkirin içinde iken görmek ister. Bir sistem demek, muayyen bir zamanda muayyen bir adam demektir. O adam, filân yerde, kırda yahut şehirde, göğün ziyası altında filân aksan ve falan jest ile falan kelimeleri söyler. Bütün bunlar fikirden ayrılmaz, fikirle bir vücut teşkil ederler. Eğer hakikat cüzün ahenkten kül ile mer'î münasebetinden ibaret ise bütün bunlar aradığımız hakikati vücuda getirirler. (Sunuştan)

Anatole France fikirleri bir artist sıfatıyla görür, bir filozof sıfatıyla değil. Yani onları yalnız anlamak için tenkit eder, ispat yahut cerh etmek için değil. Aradığı şey o an için kendilerini idrak etmekten ibarettir. O metafiziğe, yahut ilahiyata ait bir muhakeme yürütmez. Metafizik yahut ilahiyat muhakemelerini bir artist sıfatıyla taklit eder. Bir delil, bir akide, bir mabet yahut bir sahra gibi birer hayaldir; bunlar, tâbir caizse, psikolojik birer peyzajdır, cihanşümul akışın birer anıdır.'

Anatole France tefekkürü mütefekkirin içinde iken görmek ister. Bir sistem demek, muayyen bir zamanda muayyen bir adam demektir. O adam, filân yerde, kırda yahut şehirde, göğün ziyası altında filân aksan ve falan jest ile falan kelimeleri söyler. Bütün bunlar fikirden ayrılmaz, fikirle bir vücut teşkil ederler. Eğer hakikat cüzün ahenkten kül ile mer'î münasebetinden ibaret ise bütün bunlar aradığımız hakikati vücuda getirirler. (Sunuştan)

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat