#smrgKİTABEVİ Althusser ve Yeni Marksist Toplumsal Kuram - 2014
Yetmişli yıllarda yaşanan kapitalist birikim krizi ve seksenli yıllar sırasında küresel vahşi kapitalizmin yeniden yapılanması, Althusser'in düşüncesine bir geriye dönüş ve Yapısal Marksizmin etrafını saran zincirlerin gevşemesi için elverişli koşulları yaratmış olabilir. Kapitalizmin can damarlarında gerçekleşen bolluktan az yetinmeye doğru ani değişimi açıklamak için, post-Marksist ve post-modern toplumsal teorinin kuramsal başarısızlıklarını kabul etmek ve Marksist ekonomik nedensellik ve sınıf mücadelesi ilkelerini yeniden canlandırmak dışında çok az seçeneğimiz vardır. Dahası, son on yılın olayları şimdiye dek Marksist toplumsal teorinin yenilenmesine yönelik aşılmaz engeller işlevini gören iki yanılgıyı etkili bir şekilde gözden düşürmüştür: birincisi kapitalizmin bir insan yüzüne ve sınırsız bir eli açıklığa sahip olduğu yanılgısı; ve ikincisi, sosyalizmin bir oligarşik politik diktatörlük tarafından kontrol edilen devlet güdümlü bir ekonomi olduğu yanılgısı. Ne yazık ki birbirine son derece benzeyen bu iki yanılgı hala çağdaş toplumsal teoride birbirini tamamlayan varsayımlar olarak varlığını sürdürmektedir; ortadan kaldırılana kadar, güncel ve tarihi gelişmeleri anlama yeteneğimize engel oluşturmaya devam edeceklerdir.
(Tanıtım Bülteninden)
Yetmişli yıllarda yaşanan kapitalist birikim krizi ve seksenli yıllar sırasında küresel vahşi kapitalizmin yeniden yapılanması, Althusser'in düşüncesine bir geriye dönüş ve Yapısal Marksizmin etrafını saran zincirlerin gevşemesi için elverişli koşulları yaratmış olabilir. Kapitalizmin can damarlarında gerçekleşen bolluktan az yetinmeye doğru ani değişimi açıklamak için, post-Marksist ve post-modern toplumsal teorinin kuramsal başarısızlıklarını kabul etmek ve Marksist ekonomik nedensellik ve sınıf mücadelesi ilkelerini yeniden canlandırmak dışında çok az seçeneğimiz vardır. Dahası, son on yılın olayları şimdiye dek Marksist toplumsal teorinin yenilenmesine yönelik aşılmaz engeller işlevini gören iki yanılgıyı etkili bir şekilde gözden düşürmüştür: birincisi kapitalizmin bir insan yüzüne ve sınırsız bir eli açıklığa sahip olduğu yanılgısı; ve ikincisi, sosyalizmin bir oligarşik politik diktatörlük tarafından kontrol edilen devlet güdümlü bir ekonomi olduğu yanılgısı. Ne yazık ki birbirine son derece benzeyen bu iki yanılgı hala çağdaş toplumsal teoride birbirini tamamlayan varsayımlar olarak varlığını sürdürmektedir; ortadan kaldırılana kadar, güncel ve tarihi gelişmeleri anlama yeteneğimize engel oluşturmaya devam edeceklerdir.
(Tanıtım Bülteninden)