#smrgSAHAF Anlatının Gücü: Kitle Kültürü Çağında Hikayecilik - 2015

Kondisyon:
Çok İyi
Basıldığı Matbaa:
Berdan Matbaacılık
Dizi Adı:
Kolektif Düşünce 1
ISBN-10:
9786055029265
Kargoya Teslim Süresi:
1&3
Stok Kodu:
1199015167
Boyut:
15x22
Sayfa Sayısı:
133 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2015
Çeviren:
Ezgi Kardelen
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
30,40
Havale/EFT ile: 29,49
Stoktan teslim
1199015167
401292
Anlatının Gücü: Kitle Kültürü Çağında Hikayecilik -        2015
Anlatının Gücü: Kitle Kültürü Çağında Hikayecilik - 2015 #smrgSAHAF
30.40
NOT: BAZI SATIR ALTLARI RENKLİ KALEMLE ÇİZİLİ

"İletişim kurma yöntemlerimiz arasında hikâye en rahat, en işlevsel ve belki de en tehlikeli olanıdır. Kültürleri ve nesilleri aşan, yüzyıllardır insanlığa eşlik eden hikâyeler hepimize temas eder. Olayları masal hâlinde bir araya getirmek yediden yetmişe hepimizin hoşuna giden tek iletişim ve eğlence yöntemidir."

Bin yıldır insan hayatının merkezinde bulunan anlatıya, günümüzdeki olanaklar sayesinde, geçmişe kıyasla çok daha fazla zaman ayırabilme şansına sahibiz. Peki, bu bizim için yararlı mı, yoksa zararlı mıdır? Bu bizim daha derinlikli insanlara dönüşmemizi mi sağlar, yoksa duygusal ve zihinsel açıdan bizi sınırlandıran amaçsız fantezilerle aklımızı mı işgal eder? Anlatı etkili bir eğitim aracı mıdır, yoksa dezenformasyon tehlikesi taşıyan bir silah mı? Hikâyeler bireysel oyun bahçeleri midir, yoksa evrensel algı kapıları mı?

Robert Fulford, anlatının esrarengiz topraklarında bu soruların cevabını arıyor. Anlatının Gücü anlatının tarihçesini, dedikodu biçiminde gelişen anlatıdan başlayarak medeniyet tarihinin yazımından gazetecilikteki kullanımına, edebiyattaki yolculuğundan elektronik anlatının yükselişine kadar kapsamlı bir çerçevede ele alarak gözler önüne seriyor. Fulford, yarım yüzyıllık gazetecilik ve eleştirmenlik deneyimini süzgeçten geçirerek, hikayeleri şekillendiren hayatlar ve hayatları şekillendiren hikayeler içinde okurlarını bir keşfe çıkarıyor.

NOT: BAZI SATIR ALTLARI RENKLİ KALEMLE ÇİZİLİ

"İletişim kurma yöntemlerimiz arasında hikâye en rahat, en işlevsel ve belki de en tehlikeli olanıdır. Kültürleri ve nesilleri aşan, yüzyıllardır insanlığa eşlik eden hikâyeler hepimize temas eder. Olayları masal hâlinde bir araya getirmek yediden yetmişe hepimizin hoşuna giden tek iletişim ve eğlence yöntemidir."

Bin yıldır insan hayatının merkezinde bulunan anlatıya, günümüzdeki olanaklar sayesinde, geçmişe kıyasla çok daha fazla zaman ayırabilme şansına sahibiz. Peki, bu bizim için yararlı mı, yoksa zararlı mıdır? Bu bizim daha derinlikli insanlara dönüşmemizi mi sağlar, yoksa duygusal ve zihinsel açıdan bizi sınırlandıran amaçsız fantezilerle aklımızı mı işgal eder? Anlatı etkili bir eğitim aracı mıdır, yoksa dezenformasyon tehlikesi taşıyan bir silah mı? Hikâyeler bireysel oyun bahçeleri midir, yoksa evrensel algı kapıları mı?

Robert Fulford, anlatının esrarengiz topraklarında bu soruların cevabını arıyor. Anlatının Gücü anlatının tarihçesini, dedikodu biçiminde gelişen anlatıdan başlayarak medeniyet tarihinin yazımından gazetecilikteki kullanımına, edebiyattaki yolculuğundan elektronik anlatının yükselişine kadar kapsamlı bir çerçevede ele alarak gözler önüne seriyor. Fulford, yarım yüzyıllık gazetecilik ve eleştirmenlik deneyimini süzgeçten geçirerek, hikayeleri şekillendiren hayatlar ve hayatları şekillendiren hikayeler içinde okurlarını bir keşfe çıkarıyor.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat