#smrgKİTABEVİ Aşık Veysel: İki Kapılı Bir Handa - Vefatının 40. yılı Anısına -
Elbette doğduğu yer olan Sivas ve Şarkışla'da etkinlikler vardır. İstanbul'da sağlığım elverirse 21 Mart sabahı Gülhane Parkı'nda olacağım. Heykeli'nin önünde saygı duruşunda bulunup programı yöneteceğim. Akşam, Sancaktepe Belediyesi'nin düzenlediği anma etkinliğinde konuşacağım. Aynı gün akşamı İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı'nın Cemal Reşit Rey Konser salonunda Âşık Veysel'e ilişkin görkemli bir Konser düzenlediğini biliyorum.
Âşık Veysel'in Hakk'a yürüyüşünün 40. Yılı münasebetiyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi benim Âşık Veysel konulu kitabımı bastırıyor. Sanırım yetişecek ve etkinliklerde halka dağıtılacak.
21 Mart günü akşamı TRT Müzik'te Âşık Veysel özel programı yayınlanacak. Programda, Recep Ergül, Elvan Sevim ve Ahmet Turan Şan'la birlikte olacağım. Ayrıca Ahmet Turan Şan'la birlikte hazırladığımız TRT Türkü ve Radyo 4'de yayınlanan "Türkülerle Yaşamak" program dizimizin 18 Mart gününe denk düşen bölümünde Âşık Veysel'i anlatacağız. Konuk sanatçılarımız Veysel türküleri okuyacaklar.
Ben giderim adım kalır
Dostlar beni hatırlasın.
Düğün olur bayram gelir
Dostlar beni hatırlasın
Can kafeste durmaz uçar
Dünya bir han, konan göçer
Ay dolanır yıllar geçer
Dostlar beni hatırlasın
Can bedenden ayrılacak
Tütmez baca yanmaz ocak
Selam olsun kucak kucak
Dostlar beni hatırlasın
Ne gelsemdi, ne giderdim
Günden güne arttı derdim
Garip kalır yerim yurdum
Dostlar beni hatırlasın
Açar solar türlü çiçek
Kimler gülmüş kim gülecek
Murat yalan ölüm gerçek
Dostlar beni hatırlasın
Gün ikindi akşam olur
Gör ki başa neler gelir
Veysel gider adı kalır
Dostlar beni hatırlasın
Kimi zaman yakınmalar, toplumumuza sitemler edilse de bir Ozan Ata olan Âşık Veysel'i dostları hiç unutmadı. Radyolarımızda, televizyonlarımızda Âşık Veysel'in adının geçmediği bir Halk Müziği programı yok gibidir. Sadık yârine kavuştuğu haftayı, devlet "Ozanlar haftası" ilân etmiştir. Dostları unutsaydı, her yıl ölüm yıldönümlerinde yurdun dört bir yanında anma törenleri yapılır mıydı?
Âşık Veysel'in ölümünün üzerinden onlarca yıl geçti. Ona duyulan sevgi, katlana katlana çoğalmakta. Öldüğü gün doğanlar, şimdi hayatlarının olgun dönemini yaşıyorlar. Onların çocukları da Âşık Veysel'i sevmekte, onun türkülerini söylemekte, onunla duygulanmakta, yediden yetmişe herkes, ondan alacak bir pay bulabilmekte. Allah aşkına söyleyiniz. Kaç komutana, kaç devlet adamına her ölüm yılında böyle törenler yapılıyor? Adına festivaller düzenleniyor? Adı okullara, amfilere, sokaklara, mahallelere veriliyor?
Yüce Atatürk'ün dediği gibi, Cumhurbaşkanı dahi olmak mümkün ama, gerçek sanatçı olmak mümkün değil. Giderek büyüyen Âşık Veysel sevgisinin nedeni bu olsa gerek. Halkımız, halk sanatçısı Âşık Veysel'i unutmaz, unutamaz.
Âşık Veysel'in iki dünyası vardı. Biri dışa dönük fiziki olarak yaşadığı karanlık dünyası; diğeri ise içe dönük, derin, geniş, zengin ve aydınlık iç dünyası. Veysel, iki dünyayı birlikte işleyerek bağdaştırabilen büyük bir sanatçıydı.
Âşık Veysel, 20.nci yüzyılın yeni ve ileri Kemalist Türkiye'sinde yücelen değerlenen Cumhuriyetçi halk aşığı olmuş, çağdaş yörüngede yurt içinde ve dışında gönüller fethetmiştir. Gönüller fethetmeyi "dünyaya bıraktığı ölmez eserleriyle" yirmi birinci yüzyılda da fethedecek.” - Ahmet Özdemir
Elbette doğduğu yer olan Sivas ve Şarkışla'da etkinlikler vardır. İstanbul'da sağlığım elverirse 21 Mart sabahı Gülhane Parkı'nda olacağım. Heykeli'nin önünde saygı duruşunda bulunup programı yöneteceğim. Akşam, Sancaktepe Belediyesi'nin düzenlediği anma etkinliğinde konuşacağım. Aynı gün akşamı İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı'nın Cemal Reşit Rey Konser salonunda Âşık Veysel'e ilişkin görkemli bir Konser düzenlediğini biliyorum.
Âşık Veysel'in Hakk'a yürüyüşünün 40. Yılı münasebetiyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi benim Âşık Veysel konulu kitabımı bastırıyor. Sanırım yetişecek ve etkinliklerde halka dağıtılacak.
21 Mart günü akşamı TRT Müzik'te Âşık Veysel özel programı yayınlanacak. Programda, Recep Ergül, Elvan Sevim ve Ahmet Turan Şan'la birlikte olacağım. Ayrıca Ahmet Turan Şan'la birlikte hazırladığımız TRT Türkü ve Radyo 4'de yayınlanan "Türkülerle Yaşamak" program dizimizin 18 Mart gününe denk düşen bölümünde Âşık Veysel'i anlatacağız. Konuk sanatçılarımız Veysel türküleri okuyacaklar.
Ben giderim adım kalır
Dostlar beni hatırlasın.
Düğün olur bayram gelir
Dostlar beni hatırlasın
Can kafeste durmaz uçar
Dünya bir han, konan göçer
Ay dolanır yıllar geçer
Dostlar beni hatırlasın
Can bedenden ayrılacak
Tütmez baca yanmaz ocak
Selam olsun kucak kucak
Dostlar beni hatırlasın
Ne gelsemdi, ne giderdim
Günden güne arttı derdim
Garip kalır yerim yurdum
Dostlar beni hatırlasın
Açar solar türlü çiçek
Kimler gülmüş kim gülecek
Murat yalan ölüm gerçek
Dostlar beni hatırlasın
Gün ikindi akşam olur
Gör ki başa neler gelir
Veysel gider adı kalır
Dostlar beni hatırlasın
Kimi zaman yakınmalar, toplumumuza sitemler edilse de bir Ozan Ata olan Âşık Veysel'i dostları hiç unutmadı. Radyolarımızda, televizyonlarımızda Âşık Veysel'in adının geçmediği bir Halk Müziği programı yok gibidir. Sadık yârine kavuştuğu haftayı, devlet "Ozanlar haftası" ilân etmiştir. Dostları unutsaydı, her yıl ölüm yıldönümlerinde yurdun dört bir yanında anma törenleri yapılır mıydı?
Âşık Veysel'in ölümünün üzerinden onlarca yıl geçti. Ona duyulan sevgi, katlana katlana çoğalmakta. Öldüğü gün doğanlar, şimdi hayatlarının olgun dönemini yaşıyorlar. Onların çocukları da Âşık Veysel'i sevmekte, onun türkülerini söylemekte, onunla duygulanmakta, yediden yetmişe herkes, ondan alacak bir pay bulabilmekte. Allah aşkına söyleyiniz. Kaç komutana, kaç devlet adamına her ölüm yılında böyle törenler yapılıyor? Adına festivaller düzenleniyor? Adı okullara, amfilere, sokaklara, mahallelere veriliyor?
Yüce Atatürk'ün dediği gibi, Cumhurbaşkanı dahi olmak mümkün ama, gerçek sanatçı olmak mümkün değil. Giderek büyüyen Âşık Veysel sevgisinin nedeni bu olsa gerek. Halkımız, halk sanatçısı Âşık Veysel'i unutmaz, unutamaz.
Âşık Veysel'in iki dünyası vardı. Biri dışa dönük fiziki olarak yaşadığı karanlık dünyası; diğeri ise içe dönük, derin, geniş, zengin ve aydınlık iç dünyası. Veysel, iki dünyayı birlikte işleyerek bağdaştırabilen büyük bir sanatçıydı.
Âşık Veysel, 20.nci yüzyılın yeni ve ileri Kemalist Türkiye'sinde yücelen değerlenen Cumhuriyetçi halk aşığı olmuş, çağdaş yörüngede yurt içinde ve dışında gönüller fethetmiştir. Gönüller fethetmeyi "dünyaya bıraktığı ölmez eserleriyle" yirmi birinci yüzyılda da fethedecek.” - Ahmet Özdemir