Kadınların şahsiyeti umumiyet bakımından bir cüz'ütam halinde değildir. Kadınların şahsiyeti birçok şahsiyetlerin birleşmesinden, bunların üst üste katlar teşkil etmesinden vücut bulur. Kadının şahsiyeti, asırlardan beri değişmeden gelen ve buna rağmen üslûplarında değişiklikler göze çarpan kilise inşaatına benzer. Hırs, tefekkür ve hissetme kabiliyetleri, bir kadında erkeğe göre teşekkül ve inkişaf veya tereddi eder. En büyük tesir, son erkektedir. Bir erkek hissederse ki, karısı onun fikirlerine artık iştirak etmiyor, veya münakaşa ile erkeğin fikirlerini kabul ediyor, veyahut evvelce hemen kabul ettiği bir fikir hakkında şüpheler izhar ediyor, bu erkek emin olabilir ki, karışı hayalen onu aldatmak üzere tuvaletine bile başlamıştır. Veya onu terk etmek için fikren bavullarını toplamaktadır. (Kitaptan)
Kadınların şahsiyeti umumiyet bakımından bir cüz'ütam halinde değildir. Kadınların şahsiyeti birçok şahsiyetlerin birleşmesinden, bunların üst üste katlar teşkil etmesinden vücut bulur. Kadının şahsiyeti, asırlardan beri değişmeden gelen ve buna rağmen üslûplarında değişiklikler göze çarpan kilise inşaatına benzer. Hırs, tefekkür ve hissetme kabiliyetleri, bir kadında erkeğe göre teşekkül ve inkişaf veya tereddi eder. En büyük tesir, son erkektedir. Bir erkek hissederse ki, karısı onun fikirlerine artık iştirak etmiyor, veya münakaşa ile erkeğin fikirlerini kabul ediyor, veyahut evvelce hemen kabul ettiği bir fikir hakkında şüpheler izhar ediyor, bu erkek emin olabilir ki, karışı hayalen onu aldatmak üzere tuvaletine bile başlamıştır. Veya onu terk etmek için fikren bavullarını toplamaktadır. (Kitaptan)