#smrgSAHAF Atatürk ve Komünizm - 1994
Kitabı yazarken de yorum zorunluğu ortaya çıktı, bunu da en dar anlamda yapmak yolunu seçtim. Amacım "isteyeceğim Atatürk'ü" sunmak değil, Atatürk'ü kendi fikir ve mücadelesiyle sunmak ve olsa olsa onun davranışlarını değerlendirmektir. Bu anlayış ve yöntem kitapta kesin bölümler koymağa engel oldu, çünkü genel olarak konuları bölüm halinde toparlamak değil, belgeleri tarih sıraları ile vermek söz konusuydu.
Bunu yaparken kitabın iç mantığı ve bağı kendi kendine çıktı, bir bakıma diyebilirim ki bu plan benim değil, Atatürk'ün kendisinindir. Ayrı bir bölüm olarak verdiğim Atatürk'ün 1920 yılındaki "durum muhakemesi" ve kumandanların ona verdikleri cevaplar kitabın bel kemiğini teşkil etmektedir. Ne yazıktır ki bu belgeler kitaba bir ağırlık vermektedir çünkü güç anlaşılır bir üslupları vardır. Dil meselesine gelince iki tehlikeden de kaçındım. Bunların biri bugün anlaşılması olanakları kalmayan "Osmanlı dili" ile yazılmış belgelerin asıllarını vermekti. Diğeri Nutuk'un Türkçeleştirilmesinde yapıldığı gibi eski dille aynı derecede anlaşılmaz olan Türk Dil Kurumunun "arı" diliyle belgelerin çevirisini sunmaktı.
Seçtiğim yol iki dilden bir karışım yapmak, hatta bazen aynı kelimeyi "arı" dilde, bazen de "Osmanlıca" olarak vermek yoludur. Bence bu yol anlayışı kolaylaştırmaktadır. İki anlama alınabilen kelimeler için birçok yerde eski değimi olduğu gibi vermeği ayrıca yararlı buldum. - Rasih Nuri İleri, 15 Haziran 1969, Kurtuluş Cad. 29/6 Feriköy
Kitabı yazarken de yorum zorunluğu ortaya çıktı, bunu da en dar anlamda yapmak yolunu seçtim. Amacım "isteyeceğim Atatürk'ü" sunmak değil, Atatürk'ü kendi fikir ve mücadelesiyle sunmak ve olsa olsa onun davranışlarını değerlendirmektir. Bu anlayış ve yöntem kitapta kesin bölümler koymağa engel oldu, çünkü genel olarak konuları bölüm halinde toparlamak değil, belgeleri tarih sıraları ile vermek söz konusuydu.
Bunu yaparken kitabın iç mantığı ve bağı kendi kendine çıktı, bir bakıma diyebilirim ki bu plan benim değil, Atatürk'ün kendisinindir. Ayrı bir bölüm olarak verdiğim Atatürk'ün 1920 yılındaki "durum muhakemesi" ve kumandanların ona verdikleri cevaplar kitabın bel kemiğini teşkil etmektedir. Ne yazıktır ki bu belgeler kitaba bir ağırlık vermektedir çünkü güç anlaşılır bir üslupları vardır. Dil meselesine gelince iki tehlikeden de kaçındım. Bunların biri bugün anlaşılması olanakları kalmayan "Osmanlı dili" ile yazılmış belgelerin asıllarını vermekti. Diğeri Nutuk'un Türkçeleştirilmesinde yapıldığı gibi eski dille aynı derecede anlaşılmaz olan Türk Dil Kurumunun "arı" diliyle belgelerin çevirisini sunmaktı.
Seçtiğim yol iki dilden bir karışım yapmak, hatta bazen aynı kelimeyi "arı" dilde, bazen de "Osmanlıca" olarak vermek yoludur. Bence bu yol anlayışı kolaylaştırmaktadır. İki anlama alınabilen kelimeler için birçok yerde eski değimi olduğu gibi vermeği ayrıca yararlı buldum. - Rasih Nuri İleri, 15 Haziran 1969, Kurtuluş Cad. 29/6 Feriköy