11 Kasım 1938 tarihinde İsmet İnönü'nün Cumhurbaşkanı seçilmesiyle başlayan ve 1950 Demokrat Parti iktidarına kadar yaşanan süreç Türkiye'de “tek adam, tek parti, otoriter rejim” iktidarının hüküm sürdüğü dönem olarak kabul edilir. Ve kısaca “Milli Şef Dönemi" olarak adlandırılır. Cumhurbaşkanı seçildikten hemen sonra, İnönü'nün Milli Şef unvanını kabul etmesi, dönemin siyasi seyrinin bu kavramın tanımladığı ideolojik anlayış içinde gerçekleşeceğinin en belirgin kanıtıdır. Çünkü dünyadaki Milli Şef tanımlamaları Hitler'e, Franco'ya ve Mussolini'ye yöneliktir ve tanımladığı sistem otoriter devlet yönetimidir.
Gazetelerin içeriklerinden biçimsel yönüne kadar tüm noktalarda Milli Şef direktifleriyle yönlendirilen basın, özellikle toplumsal etkileri açısından günümüze kadar gelen süreci şekillendiren icraatların eleştirilmesinde, gündelik olaylara göre değişen tebliğlerle denetlenmeye çalışılmıştır.
Bu nedenle kitabın yazılma amacı “Milli Şef Dönemi Basını”nın var olma mücadelesini, siyasal iktidarın ağırlığına rağmen gelişen muhalif bakış açısını, nedenlerini bu mücadelenin taraflarından biri olan Tasvir gazetesi yazarı Bedii Faik Akın'ın anılarından ve dönemdeki yazılarından yola çıkarak sorgulamaktır. Bedii Faik'in seçilme nedeni o dönemde "Milli Şef"e yönelik muhalif bakışı dile getiren ve gazete sütunlarına taşıyan ilk gazeteci olması ve bu dönemin belirgin karakteristiğine ilişkin yayınlarının bulunmasıdır.
Kitabın genel çerçevesi "Milli Şef Dönemi" olarak bilinen 1938 - 1950 arasını kapsamakla birlikte Bedii Faik'in seçilen yazıları, gazeteciliğe 1945 yılında başlaması nedeniyle 1945 - 1950 arasındaki yıllara aittir. Ayrıca Bedii Faik'in yazıları temel alınmak şartıyla, dönemin önemli muhalif gazetecilerinin yazılarından da alıntılar yapılması, kitabın amacını destekleyen bir unsur olarak düşünülmüştür.