"Zevâhir-i Pejmürde" adlı eserinde okuyucalarına "Ey benim kâriîn-i mu'teberim!/ Şu değersiz, soluk neşîdelerim/ Olacak mı vesîle-i yâdım?/ Bunu sizden, bunu ümîd ederim..." şeklinde seslenen ve ülkesinin geleceği için bir şeyler söylemeyi hedefleyen Namık Ekrem'e karşı zaman ve İstanbul pek vefalı davranmamıştır. Sayısı kırka yaklaşan esere sahip olmasına ve birçok süreli yayında imzasıyla görünmesine rağmen Namık Ekrem ismi, onun gayretlerinin aksine çok az kişi tarafından bilinmiş ve hatırlanmıştır. Ne yazık ki çok emek verdiği eğitim camiası da ona gereken ilgiyi göstermemiştir. Bu çalışma, onu hatırlama ve hatırlatmaya yöneliktir.
"Zevâhir-i Pejmürde" adlı eserinde okuyucalarına "Ey benim kâriîn-i mu'teberim!/ Şu değersiz, soluk neşîdelerim/ Olacak mı vesîle-i yâdım?/ Bunu sizden, bunu ümîd ederim..." şeklinde seslenen ve ülkesinin geleceği için bir şeyler söylemeyi hedefleyen Namık Ekrem'e karşı zaman ve İstanbul pek vefalı davranmamıştır. Sayısı kırka yaklaşan esere sahip olmasına ve birçok süreli yayında imzasıyla görünmesine rağmen Namık Ekrem ismi, onun gayretlerinin aksine çok az kişi tarafından bilinmiş ve hatırlanmıştır. Ne yazık ki çok emek verdiği eğitim camiası da ona gereken ilgiyi göstermemiştir. Bu çalışma, onu hatırlama ve hatırlatmaya yöneliktir.