#smrgKİTABEVİ Bağımsızlık Kutlaması - 2006
Kondisyon:
Yeni
Basıldığı Matbaa:
Yaylacık Matbaacılık
Dizi Adı:
Metis Edebiyat
ISBN-10:
975342549X
Kargoya Teslim Süresi:
4&6
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
106 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2006
Çeviren:
Çev. Barış Bağcı
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
90,88
Havale/EFT ile:
88,15
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199069027
454951
https://www.simurgkitabevi.com/bagimsizlik-kutlamasi-2006
Bağımsızlık Kutlaması - 2006 #smrgKİTABEVİ
90.88
Saatin tam olarak kaç olduğunu kimse bilemiyordu. Saatler çakışmıyordu. Aynı yönde ilerlemiyordu. Bir saat Ufaklığın çetesinin göstericileri ikiye bölüp, kalabalığa yandan saldırmasını gösteriyordu. Not defteri ve ses kayıt cihazı olan gazetecinin pusudaki saatiyse, neredeyse saniyesine varıncaya kadar ilk kan damlalarını, sağ tarafta beklenmedik bir şekilde açılan yaraları, yaylım ateşlerini, rasgele çarpan, kalabalığı döven, önüne gelen herhangi bir bacağa, herhangi bir yüze vuran, nasıl bir haykırışa neden olacağına aldırmayan demir sopaları kaydediyordu. Şu ya da bu olsun, tüm saatler hayat gibi kırılgandı ve darbelerden kaçma gayretiyle her yöne koşan insanları görmemek için paramparça oluyorlardı.
Haiti'nin bağımsızlığının iki yüzüncü yılı kutlamalarında geçen, "sokaklara dökülenlere" adanmış bu roman Haiti'nin yakın tarihine ışık tutuyor.
Tarihsel kayıtların o uzak, mesafeli, soğukkanlı dilini kıran yazar, bir yürüyüşün adım adım nasıl kana boyandığını aktarırken, merhametsizce ezdiği bîr gencin hikâyesini yakın, sevecen bir dille anlatıyor. (Arka kapaktan)
Saatin tam olarak kaç olduğunu kimse bilemiyordu. Saatler çakışmıyordu. Aynı yönde ilerlemiyordu. Bir saat Ufaklığın çetesinin göstericileri ikiye bölüp, kalabalığa yandan saldırmasını gösteriyordu. Not defteri ve ses kayıt cihazı olan gazetecinin pusudaki saatiyse, neredeyse saniyesine varıncaya kadar ilk kan damlalarını, sağ tarafta beklenmedik bir şekilde açılan yaraları, yaylım ateşlerini, rasgele çarpan, kalabalığı döven, önüne gelen herhangi bir bacağa, herhangi bir yüze vuran, nasıl bir haykırışa neden olacağına aldırmayan demir sopaları kaydediyordu. Şu ya da bu olsun, tüm saatler hayat gibi kırılgandı ve darbelerden kaçma gayretiyle her yöne koşan insanları görmemek için paramparça oluyorlardı.
Haiti'nin bağımsızlığının iki yüzüncü yılı kutlamalarında geçen, "sokaklara dökülenlere" adanmış bu roman Haiti'nin yakın tarihine ışık tutuyor.
Tarihsel kayıtların o uzak, mesafeli, soğukkanlı dilini kıran yazar, bir yürüyüşün adım adım nasıl kana boyandığını aktarırken, merhametsizce ezdiği bîr gencin hikâyesini yakın, sevecen bir dille anlatıyor. (Arka kapaktan)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.