Cevat Rifat Bey (Atilhan), Balkan Savaşları, 1. Dünya Savaşı ve Milli Mücadeleye katıldı. 1. Balkan Savaşı'nda Edirne müdafaasında gösterdiği kahramanlık ve cesaret Bulgarlar tarafından bile takdir edildi ve esir tutulduğu Sofya'da kendisine Bulgar İmtiyaz Madalyası takdim edildi. I. Dünya Savaşı'nda Filistin-Suriye Cephesi'nde bulundu ve Mersinli Cemal Paşa'nın yaverliğini yaptı. Birinci ve İkinci Gazze savaşlarına katıldı. İkinci Gazze Meydan Savaşı'nda üç yüz elli kişilik müstakil bir müfreze ile İngiliz ordusuna yaptığı taarruzla savaşın Türkler lehine gelişmesinde büyük rol oynadı. 1916'da Yahudiler tarafından kurulan ve Filistin Cephesi'nde İngilizlere istihbarat sağlayan NİLİ adlı casusluk teşkilatını deşifre ederek çökertilmesini sağladı. Mütareke döneminde Mersinli Cemal Paşa tarafından Konya'da gerçekleştirilen Milli Mücadele faaliyetlerine katıldı. Mersinli Cemal Paşa'nın Ali Rıza Paşa hükümetinde Harbiye nazırı olmasıyla birlikte kendisinin yaverliğini üstlendi. Milli Mücadele'de Mustafa Kemal Paşa'nın tensibiyle Bartın ve Havalisi Komutanlığı'na getirildi ve Fransızlara karşı mücadele etti. Büyük Millet Meclisi'nin 5 Nisan 1925 tarihli 1. celsesinde alınan kararla kendisine 1510 Numaralı takdirname ile 11 Mart 1928 tarihli ve S17142 numaralı İstiklal Madalyası verildi. 17 Ekim 1925 tarihli dilekçesiyle ordudan yüzbaşı rütbesiyle emekli oldu.
Kısa süren bir ticari hayattan sonra basın hayatına atıldı. Türk basınının en üretken isimlerinden oldu. İslam, Yahudilik ve Masonluğu konu edinen 150'ye yakın kitap ve broşürü ile yüzlerce makalesi yayımlandı. 1933 yılında Nazi Almanya'sını ziyaret etti ve Hitler'le tanıştı. 1934'te Münih'te toplanan Siyonist, Komünist ve Farmason Düşmanları Kongresi'ne katıldı. Kongrenin başkanlığını yürüttü. Siyonizm'le mücadele eden evrensel bir teşkilatın Türkiye temsilciliğini üstlendi. 1940'da İstanbul'da Rami Kışlası'nda ihtiyat subayı olarak görevli bulunduğu bir sırada, Nazilerce desteklenen bir hükümet darbesi yapacağı suçlamasıyla tutuklandı. 11 aylık bir mahkûmiyetin ardından beraat etti. 1948'de başlayan Arap-İsrail Savaşı'nda emekli Türk subaylarından oluşan 300 kişilik bir gönüllü birliğini Arap saflarında savaşmak üzere Filistin'e gönderdi. Filistin ulusal hareketinin kurucusu Hacı Emin el Hüseyni'nin Filistin davasında baş destekçisi oldu. 1952'de Vatan gazetesi başyazarı Ahmet Emin Yalman'ın Malatya'da vurulmasının ardından tutuklanarak cezaevine konuldu. 18 aylık bir yargılamadan sonra beraat etti. Demokratik hayatın ilk muhalefet partisi olan Milli Kalkınma Partisi'nin Nuri Demirağ ve Hüseyin Avni Ulaşla birlikte üç kurucusundan biri oldu. 1947'de Türk Muhafazakâr Partisi'ni kurdu. Necip Fazıl Kısakürek tarafından kurulan Büyük Doğu Cemiyeti'nin genel başkan yardımcılığını üstlendi. 1951'de kurduğu İslam Demokrat Partisi'yle Türkiye'de İslamcı siyasetin mimarı oldu. 1964'te Somali'nin başkenti Mogadişu'da toplanan Altıncı Dünya İslam Kongresi'ne katıldı ve kongrenin İcra Komitesi Başkanlığına getirildi. Amerikan basını tarafından Ortadoğu'nun Hitleri olarak tanımlandı. Yakın dönem Türk fikir hayatını derinden etkiledi. Milliyetçi ve İslamcı düşüncenin formasyonuna katkı sağladı ve sağın önemli ideologlarından birisi oldu