#smrgKİTABEVİ Başlangıçtan Halkevlerine Trabzon'da Tiyatro - 2017
Âli Bey, kendi kaleme aldığı Kıssa-i Hazret-i Yusuf adlı oyunu sahnelediği gibi, İstanbul'dan gelen çeşitli tiyatro topluluklarına da o yıllarda destek vermiştir. Erken Cumhuriyet döneminde Muhsin Ertuğrul yönetimindeki Darülbedayi başta olmak üzere çeşitli tiyatro topluluklarının turneler düzenledikleri Trabzon'da zamanla ciddi bir tiyatro izleyicisi ve kültürü oluşmuş, kentte, bugün dahi üzerinde tartışmaların sürdüğü tiyatro mekânları inşa edilmiştir.
Bu çalışma, tiyatronun, 20. yüzyılın başlarında ciddi bir kent kültürü ve kimliğine sahip olan Trabzon'un kültür hayatındaki yerini ele almaktadır. Muhsin Ertuğrul'un “Avrupa'nın daha birçok tiyatro şehirlerinde oynanmayan, oynansa bile zevk duyulmayan İbsen, Emson, Anderya'nın Türkiye'nin bir vilayet şehri olan Trabzon'da temsil edilmesi ve alaka ile seyr edilmesi düşüncelerde büyük bir inkılâb ufkuna alamettir.” sözleriyle ifade ettiği tiyatronun Trabzon'daki arkaplanı üzerinde durulmaktadır.
Çalışmada özellikle, spekülatif tartışmaların odağını oluşturan ve görkemli mimarisiyle kent belleğinde önemli bir yer edinen Meydan'daki binanın opera ya da tiyatro değil, sinema olarak inşa edildiği açıkça ortaya konmuş, mimari üslubu ve mimarının kimliğine ilişkin değerlendirmeler yapılmış, aralarında ilgili literatürde varlığı bilinmeyen bir tiyatro binası da olmak üzere kentteki diğer tiyatro mekanları üzerine değerlendirmelerde bulunulmuş, tefrika edilmiş tiyatro eserleri ile sahnelenen oyunlara dair tiyatro eleştirileri ortaya konmuştur.
Âli Bey, kendi kaleme aldığı Kıssa-i Hazret-i Yusuf adlı oyunu sahnelediği gibi, İstanbul'dan gelen çeşitli tiyatro topluluklarına da o yıllarda destek vermiştir. Erken Cumhuriyet döneminde Muhsin Ertuğrul yönetimindeki Darülbedayi başta olmak üzere çeşitli tiyatro topluluklarının turneler düzenledikleri Trabzon'da zamanla ciddi bir tiyatro izleyicisi ve kültürü oluşmuş, kentte, bugün dahi üzerinde tartışmaların sürdüğü tiyatro mekânları inşa edilmiştir.
Bu çalışma, tiyatronun, 20. yüzyılın başlarında ciddi bir kent kültürü ve kimliğine sahip olan Trabzon'un kültür hayatındaki yerini ele almaktadır. Muhsin Ertuğrul'un “Avrupa'nın daha birçok tiyatro şehirlerinde oynanmayan, oynansa bile zevk duyulmayan İbsen, Emson, Anderya'nın Türkiye'nin bir vilayet şehri olan Trabzon'da temsil edilmesi ve alaka ile seyr edilmesi düşüncelerde büyük bir inkılâb ufkuna alamettir.” sözleriyle ifade ettiği tiyatronun Trabzon'daki arkaplanı üzerinde durulmaktadır.
Çalışmada özellikle, spekülatif tartışmaların odağını oluşturan ve görkemli mimarisiyle kent belleğinde önemli bir yer edinen Meydan'daki binanın opera ya da tiyatro değil, sinema olarak inşa edildiği açıkça ortaya konmuş, mimari üslubu ve mimarının kimliğine ilişkin değerlendirmeler yapılmış, aralarında ilgili literatürde varlığı bilinmeyen bir tiyatro binası da olmak üzere kentteki diğer tiyatro mekanları üzerine değerlendirmelerde bulunulmuş, tefrika edilmiş tiyatro eserleri ile sahnelenen oyunlara dair tiyatro eleştirileri ortaya konmuştur.