#smrgKİTABEVİ Bela: Osmanlı'da Bir Vampir 1 - 2018
Mehmet Bilâl, “çok satanlar” üslubunu mizahı, argosu, jargonuyla harmanlayarak gerçekten bir solukta okunacak bir roman yazmış. Her vampir çalışmasında karşılaşacağımız kimi klasik ayrıntıları da atlamamış; onları bu topraklara özgü anlatmış. - Küçük İskender
Ve o kadar sevdiriyor ki kendini bu vampir, dediğim gibi sıradaki macera için sabırsızlanıyorsunuz. Mehmet Bilâl elini çabuk tutsa iyi olur, aksi halde Stephen King'in “Misery”sindeki gibi kendisini rehin alıp yeni Béla romanını yazdırmaya niyetli fanatik okurları olduğunu biliyorum! - Asu Maro
Bir öteki hikâyesinin anlatıldığı kitapta Béla, yeni yaşamla nasıl mücadele edileceğini biraz küstahça belki ama hiç karmaşık hesaplara girmeden anlatıyor. Yaşlı adamla olan çatışması dozunda; bir ötekinin dünyayla, bir oğlun babayla çatışması gibi veriliyor. Diğer vampirler gibi itici değil, aksine sempatik, duygusal ve neredeyse gerçek hayatta olsa arkadaş olmayı isteyeceğimiz bir karakter. Hele Béla'nın, aşkını cümlelere döktüğü cümleler edebiyatla fantastiğin birbirine nasıl da yakıştığının en iyi örnekleri. - Nihan Bora
“Üçüncü Tekil Şahıs”, “Adresinde Bulunamadı” ve “Üvey” gibi kitaplarıyla tanıdığımız Mehmet Bilâl şimdi heyecan verici bir kitapla yeniden okur karşısında. “Béla: Osmanlı'da Bir Vampir” cesur ve tutkulu bir proje. Mehmet Bilâl'in sohbetimiz sırasında çaktırmadan müjdelediği gibi bir fantastik roman dizisinin de ilki… - Gülenay Börekçi
Mehmet Bilâl, “çok satanlar” üslubunu mizahı, argosu, jargonuyla harmanlayarak gerçekten bir solukta okunacak bir roman yazmış. Her vampir çalışmasında karşılaşacağımız kimi klasik ayrıntıları da atlamamış; onları bu topraklara özgü anlatmış. - Küçük İskender
Ve o kadar sevdiriyor ki kendini bu vampir, dediğim gibi sıradaki macera için sabırsızlanıyorsunuz. Mehmet Bilâl elini çabuk tutsa iyi olur, aksi halde Stephen King'in “Misery”sindeki gibi kendisini rehin alıp yeni Béla romanını yazdırmaya niyetli fanatik okurları olduğunu biliyorum! - Asu Maro
Bir öteki hikâyesinin anlatıldığı kitapta Béla, yeni yaşamla nasıl mücadele edileceğini biraz küstahça belki ama hiç karmaşık hesaplara girmeden anlatıyor. Yaşlı adamla olan çatışması dozunda; bir ötekinin dünyayla, bir oğlun babayla çatışması gibi veriliyor. Diğer vampirler gibi itici değil, aksine sempatik, duygusal ve neredeyse gerçek hayatta olsa arkadaş olmayı isteyeceğimiz bir karakter. Hele Béla'nın, aşkını cümlelere döktüğü cümleler edebiyatla fantastiğin birbirine nasıl da yakıştığının en iyi örnekleri. - Nihan Bora
“Üçüncü Tekil Şahıs”, “Adresinde Bulunamadı” ve “Üvey” gibi kitaplarıyla tanıdığımız Mehmet Bilâl şimdi heyecan verici bir kitapla yeniden okur karşısında. “Béla: Osmanlı'da Bir Vampir” cesur ve tutkulu bir proje. Mehmet Bilâl'in sohbetimiz sırasında çaktırmadan müjdelediği gibi bir fantastik roman dizisinin de ilki… - Gülenay Börekçi