Yalan yok, hüzün ve mandolin arasında yaşadık bütün bir geçmişi. Gün döner, vakit küser ve sessiz bir boğuntu başlardı iki nefes arasında. Ne var ki güz dokuyan yalnızlığımız kadar geriye dönmedik ikimiz de. Kahkahamız kurudu, anılar çürüdü ve yol düşüncesi düşünce içimize, ikimize daha çok susmak düştü o vakit. Bilmem, çizdiğin o kara kalem resimler arasında mutluluk var mıydı sahi? Hem ellerimizden kayıp giden değil miydi, eski bir gramofonda dönen o hicazkâr fasıl? İki sahici tebessüm arasında yitirdiğimiz saklı zamanlar ne de çabuk tükendi! Oysa sevmek vardı; sevmek, ince ruhlardan dünyamıza sızan o berrak düş aynası.
Reşit Güngör Kalkan'ın enfes denemelerini okuyanlar bilir. Denemenin güler yüzlü samimiyetine sığınan, sözcükleri Türkçenin eşsiz gücüyle yarıştıran bir yazar Reşit Güngör Kalkan. "Belki Mutlu Oluruz Gitme"; keskin bir korku, yakıcı bir sevda, ürküten bir bağışlayıcılıkla sokuluyor okura. Denemenin o güneşler saçan eşsiz tadı, Reşit Güngör Kalkan'ın üslûbu ile benzersiz bir dil ziyafeti sunuyor. Yazarın hayat öyküsünden ve canlı zihin dünyasından filizlenen denemeleriyle önümüze yepyeni kapılar açan ve kendimizden bir şeyler bulmamızı sağlayan bu kitabı okuyucularımızla buluşturmanın heyecanını duyuyoruz. "Belki Mutlu Oluruz Gitme"de, ucundan kıyısından bile olsa kendimize dair fotoğraf kareleri, unutulmuşluklar, eski zaman kuşları ve çokça "ah"lar bulacaksınız.