#smrgKİTABEVİ Beyaz Yakalı Eşcinseller: İşyerinde Cinsel Yönelim Ayrımcılığı ve Mücadele Stratejileri -
"Ben bir yere yaslanmam, ben yaslansam ibne olurum, Şevket Bey aynı şekilde dursa sorun olmaz, Şevket Bey'le konuşurken ben kollarımı çapraz şekilde göğsümde kavuşturup, dik durarak konuşurum. Çünkü yaftam hazır".
"Ben mesela küpe takmayı çok severim, ancak çoğu ortamda takamam, çıkartırım. Heteroseksüellerin gözünde en büyük gey simgesidir böyle küpe takmak."
Beyaz yakalı işler, yani tahsil gerektiren vasıflı meslekler, eşcinsellerin görece az önyargıyla karşılaşacakları, görece "hoş görülecekleri", görece rahat edecekleri ortamlar olabilir mi? Aysun Öner'in çalışması, bu iyimser beklentinin de bir önyargı olduğunu ortaya koyuyor!
Eşcinseller, beyaz yakalı meslek alanlarında ayrımcılıkla karşılaşıyor, yıldırılıyor, cinsiyet yönelimlerini saklamak zorunda kalıyorlar. Kitap, bu ayrımcılığın kaba ve "incelmiş" yöntemlerini görmemizi sağlıyor. Beyaz yakalı eşcinseller, bu ayrımcılıkla baş etmek için türlü stratejiler geliştirmek zorunda kalıyorlar; bir sevgili "uydurmaya" varana dek... Ayrımcılığın nasıl derinlere nüfuz ettiğine dair uyarıcı bir çalışma.
YAZAR Aysun Öner 1981 yılında Ankara'da doğdu. 2002'de İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği Bölümü'nde lisans, 2013'te Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Kadın Çalışmaları Bölümü'nde yüksek lisans eğitimini tamamladı. Profesyonel olarak fotoğraf sanatıyla da ilgileniyor, 2002 senesinden bu yana "kent insanının kentle kurduğu ilişki", "kentli kadınların iş ve ev yaşamı arasında sıkışmış halleri", "sokak sanatı" ve "transseksüel bireylerin iş yaşamından dışlanmaları" gibi toplumsal yansımalar taşıyan fotoğraf çalışmalarıyla ulusal ve uluslararası sergiler açtı. "TransHayat" adını verdiği fotoğraf sergisinden bir seçki ile bu sergi üzerine Katarzyna Kosmala'nın kaleme aldığı bir inceleme aynı yazarın 2013'te Routledge Yayınevi'nden çıkan Imagining Masculinities adlı kitabın- da yayımlandı.
"Ben bir yere yaslanmam, ben yaslansam ibne olurum, Şevket Bey aynı şekilde dursa sorun olmaz, Şevket Bey'le konuşurken ben kollarımı çapraz şekilde göğsümde kavuşturup, dik durarak konuşurum. Çünkü yaftam hazır".
"Ben mesela küpe takmayı çok severim, ancak çoğu ortamda takamam, çıkartırım. Heteroseksüellerin gözünde en büyük gey simgesidir böyle küpe takmak."
Beyaz yakalı işler, yani tahsil gerektiren vasıflı meslekler, eşcinsellerin görece az önyargıyla karşılaşacakları, görece "hoş görülecekleri", görece rahat edecekleri ortamlar olabilir mi? Aysun Öner'in çalışması, bu iyimser beklentinin de bir önyargı olduğunu ortaya koyuyor!
Eşcinseller, beyaz yakalı meslek alanlarında ayrımcılıkla karşılaşıyor, yıldırılıyor, cinsiyet yönelimlerini saklamak zorunda kalıyorlar. Kitap, bu ayrımcılığın kaba ve "incelmiş" yöntemlerini görmemizi sağlıyor. Beyaz yakalı eşcinseller, bu ayrımcılıkla baş etmek için türlü stratejiler geliştirmek zorunda kalıyorlar; bir sevgili "uydurmaya" varana dek... Ayrımcılığın nasıl derinlere nüfuz ettiğine dair uyarıcı bir çalışma.
YAZAR Aysun Öner 1981 yılında Ankara'da doğdu. 2002'de İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği Bölümü'nde lisans, 2013'te Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Kadın Çalışmaları Bölümü'nde yüksek lisans eğitimini tamamladı. Profesyonel olarak fotoğraf sanatıyla da ilgileniyor, 2002 senesinden bu yana "kent insanının kentle kurduğu ilişki", "kentli kadınların iş ve ev yaşamı arasında sıkışmış halleri", "sokak sanatı" ve "transseksüel bireylerin iş yaşamından dışlanmaları" gibi toplumsal yansımalar taşıyan fotoğraf çalışmalarıyla ulusal ve uluslararası sergiler açtı. "TransHayat" adını verdiği fotoğraf sergisinden bir seçki ile bu sergi üzerine Katarzyna Kosmala'nın kaleme aldığı bir inceleme aynı yazarın 2013'te Routledge Yayınevi'nden çıkan Imagining Masculinities adlı kitabın- da yayımlandı.