#smrgKİTABEVİ Bilim Sosyolojisi İncelemeleri : Temel Yaklaşımlar, Kavramlar ve Tartışmalar - 2016

Kondisyon:
Yeni
Basıldığı Matbaa:
Tarcan Matbaacılık
Dizi Adı:
Sosyoloji 15
ISBN-10:
9789758717637
Kargoya Teslim Süresi:
1&3
Stok Kodu:
1199193915
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
564 s.
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2016
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
indirimli
315,00
Taksitli fiyat: 9 x 38,50
Stoktan teslim
1199193915
579941
Bilim Sosyolojisi İncelemeleri : Temel Yaklaşımlar, Kavramlar ve Tartışmalar -        2016
Bilim Sosyolojisi İncelemeleri : Temel Yaklaşımlar, Kavramlar ve Tartışmalar - 2016 #smrgKİTABEVİ
315.00
Genel olarak bilim sosyolojisi literatüründe üç gelenekten söz edilebilir. İlki; bilimsel doğruluk ve geçerlik kriterlerinin hiçbir tarihsel-sosyal kökene bağlanamayacağını savunan; ve dolayısıyla, bilim topluluğunun 'kendine has' normlara sahip, 'özgür' birey araştırmacılardan oluşan 'özel türden' bir topluluk olduğunu iddia eden pozitivist bilim sosyolojisi yaklaşımlarıdır. Bunun tam karşısında, bilim topluluğunun ve bilimsel eğitimin katı hiyerarşik yapısına, bilimsel bilginin konvansiyonel karakterine odaklanarak bilim topluluğunu egzotik bir kabileye çeviren konvansiyonalist / rölativist gelenekler yer alır.

Rölativist geleneğin ülkemizdeki temsilcileri açısından ise, pozitivizm eleştirisi temelinde yorumcu ve postpozitivist anlayışlarla temasa geçme ve empirik araştırmaya dönük bir önyargıya teslim olma durumu sözkonusudur. Ülkemizdeki rölativistler, sosyolojik pozitivizmle özdeşleştirdikleri saha araştırmasına karşı öğrenilmiş bir küçümsemeyi yaratarak ve yayarak, "felsefe yapma" kaygısına düşmüş ve kendilerini bir tür sosyal felsefeci olarak konumlandırmışlardır.

Oysa ki Batı'da deneyimlenen, normatif bir perspektife ve daha genel toplumsal felsefî ilgilere doğru çifte hareket, Türkiye gerçekleriyle uygun bir biçimde değerlendirildiği noktada, verimli imkânlar sunar. Zira bu yönelim, alandaki sorunların kaynağı olduğunu gördüğümüz darpolitik güzergâhlardan bizleri kurtararak, akademinin gerçek anlamıyla politik bir biçimde, yani salt söylemsel düzlemde değil ama aynı zamanda diğer sosyal kurum ve yapılarla, diğer sosyal sömürü ve tahakküm mekanizmalarıyla ilişkisi içersinde, kurumsal ve yapısal olarak analiz edilebilmesini sağlayacaktır. Böylesi bir yaklaşım, self-refleksif bilinci tüm bilim sahalarına yaymaya yönelik adımlara yol açtığı noktada, yerlerde tekmelenen bilim tabelalarının yerli yerine asılmasını sağlayacak ve ülke gerçeğinde önemli roller oynama potansiyeline sahip özgürleşimci bir bilim pratiğini mümkün kılacaktır.

Genel olarak bilim sosyolojisi literatüründe üç gelenekten söz edilebilir. İlki; bilimsel doğruluk ve geçerlik kriterlerinin hiçbir tarihsel-sosyal kökene bağlanamayacağını savunan; ve dolayısıyla, bilim topluluğunun 'kendine has' normlara sahip, 'özgür' birey araştırmacılardan oluşan 'özel türden' bir topluluk olduğunu iddia eden pozitivist bilim sosyolojisi yaklaşımlarıdır. Bunun tam karşısında, bilim topluluğunun ve bilimsel eğitimin katı hiyerarşik yapısına, bilimsel bilginin konvansiyonel karakterine odaklanarak bilim topluluğunu egzotik bir kabileye çeviren konvansiyonalist / rölativist gelenekler yer alır.

Rölativist geleneğin ülkemizdeki temsilcileri açısından ise, pozitivizm eleştirisi temelinde yorumcu ve postpozitivist anlayışlarla temasa geçme ve empirik araştırmaya dönük bir önyargıya teslim olma durumu sözkonusudur. Ülkemizdeki rölativistler, sosyolojik pozitivizmle özdeşleştirdikleri saha araştırmasına karşı öğrenilmiş bir küçümsemeyi yaratarak ve yayarak, "felsefe yapma" kaygısına düşmüş ve kendilerini bir tür sosyal felsefeci olarak konumlandırmışlardır.

Oysa ki Batı'da deneyimlenen, normatif bir perspektife ve daha genel toplumsal felsefî ilgilere doğru çifte hareket, Türkiye gerçekleriyle uygun bir biçimde değerlendirildiği noktada, verimli imkânlar sunar. Zira bu yönelim, alandaki sorunların kaynağı olduğunu gördüğümüz darpolitik güzergâhlardan bizleri kurtararak, akademinin gerçek anlamıyla politik bir biçimde, yani salt söylemsel düzlemde değil ama aynı zamanda diğer sosyal kurum ve yapılarla, diğer sosyal sömürü ve tahakküm mekanizmalarıyla ilişkisi içersinde, kurumsal ve yapısal olarak analiz edilebilmesini sağlayacaktır. Böylesi bir yaklaşım, self-refleksif bilinci tüm bilim sahalarına yaymaya yönelik adımlara yol açtığı noktada, yerlerde tekmelenen bilim tabelalarının yerli yerine asılmasını sağlayacak ve ülke gerçeğinde önemli roller oynama potansiyeline sahip özgürleşimci bir bilim pratiğini mümkün kılacaktır.

Axess Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 315,00    315,00   
2 163,80    327,60   
3 111,30    333,90   
6 56,70    340,20   
9 38,50    346,50   
QNB Finansbank Kartları
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 315,00    315,00   
2 163,80    327,60   
3 111,30    333,90   
6 56,70    340,20   
9 38,50    346,50   
Bonus Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 315,00    315,00   
2 163,80    327,60   
3 111,30    333,90   
6 56,70    340,20   
9 38,50    346,50   
Paraf Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 315,00    315,00   
2 163,80    327,60   
3 111,30    333,90   
6 56,70    340,20   
9 38,50    346,50   
Maximum Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 315,00    315,00   
2 163,80    327,60   
3 111,30    333,90   
6 56,70    340,20   
9 38,50    346,50   
World Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 315,00    315,00   
2 163,80    327,60   
3 111,30    333,90   
6 56,70    340,20   
9 38,50    346,50   
Diğer Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 315,00    315,00   
2 -    -   
3 -    -   
6 -    -   
9 -    -   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat