#smrgKİTABEVİ Bilimin Sınırları : Popper Kuhm Lakatos ve Feyerabend Üzerinden Bir İnceleme - 2022

Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
9786057205643
Kargoya Teslim Süresi:
4&6
Hazırlayan:
Stok Kodu:
1199209224
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
328 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
280,00
Havale/EFT ile: 271,60
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199209224
595711
Bilimin Sınırları : Popper Kuhm Lakatos ve Feyerabend Üzerinden Bir İnceleme -        2022
Bilimin Sınırları : Popper Kuhm Lakatos ve Feyerabend Üzerinden Bir İnceleme - 2022 #smrgKİTABEVİ
280.00
Modern bilimin sınırlarını belirleyen yöntem ve rasyonalite sabiteleri Mantıkçı Pozitivistler ve Karl Popper ile yirminci yüzyılın ortalarına dek korunmaya çalışıldı. Bu tarihlerden sonra bilimin her iki sacayağının da yoğun eleştirel değerlendirmelerle zayıflatılmasıyla bilimin sınırlarının nereye çekilmesi gerektiğine veya nereye çekilebileceğine yönelik tartışmalar çeşitlendi. Bu önemli değişim trendinde özellikle üç ismin on plana çıktığı görülmektedir: Tüm felsefede olduğu gibi bilim felsefesinde de tartışmaların odağına dili yerleştirmedeki etkisiyle Ludwig Wittgenstein, onun dil teorisini bilime uyarlayıp bilimi psiko-sosyal bir bağlama oturtmakla Thomas Kuhn ve bilim eleştirisinde Kuhn'dan daha radikal olsa da eşölçülemezlik konusunda onun yaklaşımını yumuşatarak antropolojik zeminde etkileşimi mümkün ve gerekli gören Paul Feyerabend. Bu isimlerin pozitivist katı sınırların aşındırıldığı ve post-modern bakışın ayak seslerinin duyulur olmaya başladığı bir sürecin en etkili isimleri olduğu söylenebilir.
Modern bilimin sınırlarını belirleyen yöntem ve rasyonalite sabiteleri Mantıkçı Pozitivistler ve Karl Popper ile yirminci yüzyılın ortalarına dek korunmaya çalışıldı. Bu tarihlerden sonra bilimin her iki sacayağının da yoğun eleştirel değerlendirmelerle zayıflatılmasıyla bilimin sınırlarının nereye çekilmesi gerektiğine veya nereye çekilebileceğine yönelik tartışmalar çeşitlendi. Bu önemli değişim trendinde özellikle üç ismin on plana çıktığı görülmektedir: Tüm felsefede olduğu gibi bilim felsefesinde de tartışmaların odağına dili yerleştirmedeki etkisiyle Ludwig Wittgenstein, onun dil teorisini bilime uyarlayıp bilimi psiko-sosyal bir bağlama oturtmakla Thomas Kuhn ve bilim eleştirisinde Kuhn'dan daha radikal olsa da eşölçülemezlik konusunda onun yaklaşımını yumuşatarak antropolojik zeminde etkileşimi mümkün ve gerekli gören Paul Feyerabend. Bu isimlerin pozitivist katı sınırların aşındırıldığı ve post-modern bakışın ayak seslerinin duyulur olmaya başladığı bir sürecin en etkili isimleri olduğu söylenebilir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat