#smrgKİTABEVİ Bir Osmanlı Dersiamı Ordulu Mustafa Asım Efendi'nin Kitap Dünyası -
Uzun süre lstanbul 2. Bayezid Camii'nde dersiamlık yapmış ve talebeler'ne icazet vermiştir. 2. Dünya Harbi öncesinde memleketi Aybastı'nın Hoşkadem köyüne izinli olarak gelmiş ancak bir daha geri dönmemiştir. Mustafa Asım Efendi'nin İstanbul'daki kütüphanesi bir kez yanmış, bir kez de yağmalanmıştır. Bunun üzerine Mustafa Asım Efendi, köyünde üçüncü kütüphanesini kurmuş ve bu kütüphane halen Aybastı müftülerinden oğlu merhum Senai Yediyıldız'ın evindedir. Bu eserde Mustafa Asım Efendi'nin kütüphanesindeki kitaplar tanıtılmış ve bu kitaplar, birkaç Osmanlı aliminin kitap listeleriyle de karşılaştırılarak bazı değerlendirmeler yapılmıştır.
Bu eserlerin incelenmesiyle, Osmanlı ulemasının dinı ilimlerin hemen her alanıyla meşgul olduğu, İslam'ın ana kaynaklarına dayanan dinı düşüncelerinin asırlar boyu süreklilik gösterdiği ve klasik düşüncenin önemli ölçüde korunduğu sonucuna varılmıştır. Ayrıca İstanbul medreselerinde öğretilenlerin Orta Karadeniz'de de öğretilerek insanlar yetiştirildiği anlaşılmaktadır. Kültürel süreklilik budur ama mutlaka yenilenerek geliştirilmesi de gerek.
Uzun süre lstanbul 2. Bayezid Camii'nde dersiamlık yapmış ve talebeler'ne icazet vermiştir. 2. Dünya Harbi öncesinde memleketi Aybastı'nın Hoşkadem köyüne izinli olarak gelmiş ancak bir daha geri dönmemiştir. Mustafa Asım Efendi'nin İstanbul'daki kütüphanesi bir kez yanmış, bir kez de yağmalanmıştır. Bunun üzerine Mustafa Asım Efendi, köyünde üçüncü kütüphanesini kurmuş ve bu kütüphane halen Aybastı müftülerinden oğlu merhum Senai Yediyıldız'ın evindedir. Bu eserde Mustafa Asım Efendi'nin kütüphanesindeki kitaplar tanıtılmış ve bu kitaplar, birkaç Osmanlı aliminin kitap listeleriyle de karşılaştırılarak bazı değerlendirmeler yapılmıştır.
Bu eserlerin incelenmesiyle, Osmanlı ulemasının dinı ilimlerin hemen her alanıyla meşgul olduğu, İslam'ın ana kaynaklarına dayanan dinı düşüncelerinin asırlar boyu süreklilik gösterdiği ve klasik düşüncenin önemli ölçüde korunduğu sonucuna varılmıştır. Ayrıca İstanbul medreselerinde öğretilenlerin Orta Karadeniz'de de öğretilerek insanlar yetiştirildiği anlaşılmaktadır. Kültürel süreklilik budur ama mutlaka yenilenerek geliştirilmesi de gerek.