Nurullah Ataç onun şiirleri ve nesirlerin birbirinden ayrılmadığını, hepsinde aynı insanın bulunduğunu belirtir. "Sonra Haşim'i böldüler: Şair Haşim, nasir Haşim. Birincisi Faguet ile Nordau'unun kavline göre manasız sözler söyleyen mütereddi, öbürü manalı ve güzel sözler söyleyen bir muharrir.
Sanki bir adam iki adam olmuş gibi. Bir muharririn şiiri ile nesri arasındaki fark ancak madalyonun iki tarafı arasındaki fark kadardır. Kabartması değişebilir, cinsi ve buutları birdir." "O Belde"nin sınırlı dünyasına karşılık Haşim'in nesirlerinde anlattığı "bu dünya" da dokunmaktan kaçındığı hiçbirşey yoktur denebilir. Bu denemelerle okuyucu, dünyaya bakışını hareketlendiren eşsiz bir kalem ustasıyla tanışır.
Nurullah Ataç onun şiirleri ve nesirlerin birbirinden ayrılmadığını, hepsinde aynı insanın bulunduğunu belirtir. "Sonra Haşim'i böldüler: Şair Haşim, nasir Haşim. Birincisi Faguet ile Nordau'unun kavline göre manasız sözler söyleyen mütereddi, öbürü manalı ve güzel sözler söyleyen bir muharrir.
Sanki bir adam iki adam olmuş gibi. Bir muharririn şiiri ile nesri arasındaki fark ancak madalyonun iki tarafı arasındaki fark kadardır. Kabartması değişebilir, cinsi ve buutları birdir." "O Belde"nin sınırlı dünyasına karşılık Haşim'in nesirlerinde anlattığı "bu dünya" da dokunmaktan kaçındığı hiçbirşey yoktur denebilir. Bu denemelerle okuyucu, dünyaya bakışını hareketlendiren eşsiz bir kalem ustasıyla tanışır.