#smrgKİTABEVİ Bize Ölüm Yok - 2024
Sokaklarda katil sürüsünü arıyordu. Evini kimin yaktığını, minik kuzusu Ali'nin kimin elinde olabileceğini biliyordu, katilleri tanıyordu.
Her şeyi insanda gören, insanı tanrının görünür yüzünden sayan, incitmeyen, kalp kırmayan, her şeyin üstünde tuttuğu insan sevgisi ve insan odaklı bir öğretiyle yoğrulmuş bir toplum olun, ama yüzyıllar boyunca yine de inancınızın merkezine sevgiyle yerleştirdiğiniz insanın gazabından, şerrinden kurtulmayın. Aralıksız baskıya, asimilasyona, zulme ve katliamlara uğrayarak, kimliğinizi ve inancınızı terk etmeye, gizlemeye zorlanın. Tüm sevdiklerinizi ve hayat boyu tüm biriktirdiğinizi bir çırpıda yitirmek korkusuyla sürekli titreyerek yaşamak durumun- da kalın... Ergin Doğru, "Bize Ölüm Yok” başlığı altında topladığı hikâyelerinde geçmişten bugüne devreden kesintisiz bir acıya, kendi küllerin- den yeniden ve yeniden doğmak zorunda bırakılan, yıkım anında bile azalmayan zarafeti ve direngenliğiyle Alevi toplumunun derin ıstırabına, asırlar boyu tekrar eden ve bitmek bilmeyen bu büyük insanlık dramına tanıklık etmeye çağırıyor bizleri.
Sokaklarda katil sürüsünü arıyordu. Evini kimin yaktığını, minik kuzusu Ali'nin kimin elinde olabileceğini biliyordu, katilleri tanıyordu.
Her şeyi insanda gören, insanı tanrının görünür yüzünden sayan, incitmeyen, kalp kırmayan, her şeyin üstünde tuttuğu insan sevgisi ve insan odaklı bir öğretiyle yoğrulmuş bir toplum olun, ama yüzyıllar boyunca yine de inancınızın merkezine sevgiyle yerleştirdiğiniz insanın gazabından, şerrinden kurtulmayın. Aralıksız baskıya, asimilasyona, zulme ve katliamlara uğrayarak, kimliğinizi ve inancınızı terk etmeye, gizlemeye zorlanın. Tüm sevdiklerinizi ve hayat boyu tüm biriktirdiğinizi bir çırpıda yitirmek korkusuyla sürekli titreyerek yaşamak durumun- da kalın... Ergin Doğru, "Bize Ölüm Yok” başlığı altında topladığı hikâyelerinde geçmişten bugüne devreden kesintisiz bir acıya, kendi küllerin- den yeniden ve yeniden doğmak zorunda bırakılan, yıkım anında bile azalmayan zarafeti ve direngenliğiyle Alevi toplumunun derin ıstırabına, asırlar boyu tekrar eden ve bitmek bilmeyen bu büyük insanlık dramına tanıklık etmeye çağırıyor bizleri.