#smrgSAHAF Bozuk Düzen - 1965
İlk olarak İstanbul Şehir Tiyatrosu'nda, ertesi yıl da Ankara Sanat Tiyatrosu'nda oynandı; 1965'te Haldun Dormen tarafından filme alındı.
Aile düzenimizdeki bozukluklar temasına yaslanan, iki bölümlük oyunun konusu, bir Anadolu kasabasında deprem felâketi atlatarak, on yıl önce İstanbul'a göç etmiş, orta halli bir ailenin hayatıdır. Baba ölmüştür, bir mide ameliyatı geçiren anne, hastanede yatmaktadır. Ailenin yükü, bakkallık eden büyük oğul Hakkı'nın omuzlarındadır. Ortanca oğul bir fakülteye kayıtlı, fakat haylaz, futbol düşkünü Turgut, boş hayallerle gününü gün etmeye bakar. Küçük kardeşleri Ömer müzik ve kitap sever, romantik bir öğrencidir. Ailede, sıradan ikinci, bir kız evlât vardır ki, evli fakat mutsuzdur: Sarhoşluk ve kabalıklarına dayanamayıp, kocası Ragıp'ı bırakır, kardeşlerinin yanına döner.
Ömer, Turgut'un sevgilisi hoppa Demet'e gönlünü kaptırır; kardeşinin bu masum sevgisinden haberdar olan Turgut, bir kaçakçı şebekesiyle tanışır, kendini büsbütün koyuverir. Bu arada anneleri hastanede ölür. Karısı Güzin'in, yanına dönmekte ısrar etmesi üzerine, enişteleri Ragıp, kendisine on bin lira borçlu olduklarını açıklar: Babalan, dükkânı yaptırırken bu parayı ondan senetle almıştır. Borcu ödemek için Hakkı, dükkânı satmaya, kalacak parayla da bir tütüncü barakası açmaya karar verirse de Turgut, bu işi kendisinin halledeceğini söyleyerek evden ayrılır: Parayı alet olacağı kaçakçılığa avans olarak alacaktır. Kardeşler, Turgut'un bu parayı nereden bulacağını düşünürlerken oyun sona erer.
İlk olarak İstanbul Şehir Tiyatrosu'nda, ertesi yıl da Ankara Sanat Tiyatrosu'nda oynandı; 1965'te Haldun Dormen tarafından filme alındı.
Aile düzenimizdeki bozukluklar temasına yaslanan, iki bölümlük oyunun konusu, bir Anadolu kasabasında deprem felâketi atlatarak, on yıl önce İstanbul'a göç etmiş, orta halli bir ailenin hayatıdır. Baba ölmüştür, bir mide ameliyatı geçiren anne, hastanede yatmaktadır. Ailenin yükü, bakkallık eden büyük oğul Hakkı'nın omuzlarındadır. Ortanca oğul bir fakülteye kayıtlı, fakat haylaz, futbol düşkünü Turgut, boş hayallerle gününü gün etmeye bakar. Küçük kardeşleri Ömer müzik ve kitap sever, romantik bir öğrencidir. Ailede, sıradan ikinci, bir kız evlât vardır ki, evli fakat mutsuzdur: Sarhoşluk ve kabalıklarına dayanamayıp, kocası Ragıp'ı bırakır, kardeşlerinin yanına döner.
Ömer, Turgut'un sevgilisi hoppa Demet'e gönlünü kaptırır; kardeşinin bu masum sevgisinden haberdar olan Turgut, bir kaçakçı şebekesiyle tanışır, kendini büsbütün koyuverir. Bu arada anneleri hastanede ölür. Karısı Güzin'in, yanına dönmekte ısrar etmesi üzerine, enişteleri Ragıp, kendisine on bin lira borçlu olduklarını açıklar: Babalan, dükkânı yaptırırken bu parayı ondan senetle almıştır. Borcu ödemek için Hakkı, dükkânı satmaya, kalacak parayla da bir tütüncü barakası açmaya karar verirse de Turgut, bu işi kendisinin halledeceğini söyleyerek evden ayrılır: Parayı alet olacağı kaçakçılığa avans olarak alacaktır. Kardeşler, Turgut'un bu parayı nereden bulacağını düşünürlerken oyun sona erer.