Ortada bir bozuk düzen vardır. Toplumumuzda ekonomik, sosyal ve kültürel yönlerden gördüğümüz bütün aksaklıklar, temeldeki bu düzen bozukluğunun belirtileridir. Bu düzen bozukluğu, gelişme sürecinde bulunan, geri kalmışlıktan kurtulabilmek ve çağdaş uygarlık düzeyine ulaşabilmek için gelişmesini hızlandırmak zorunda olan Türk toplumunu birtakım dar boğazlara veya çıkmazlara sokmaktadır. Düzen bozukluğunun köklerine inmeksizin yapılacak yüzeysel düzeltmelerle veya yönetsel tedbirlerle, o dar boğazları açmak, o çıkmazları aşmak mümkün olmayacaktır.'
Bülent Ecevit, 1968 yılı bütçesi üzerine yaptığı konuşmada, ülkedeki sosyo-ekonomik koşulları ayrıntılı biçimde eleştirmiştir. Daha sonra bu konuşmasını esas alarak Bu Düzen Değişmelidir adlı kitabı kaleme almıştır. Kitap, bütçe eleştirisini çok aşan bir etki yaratarak ardı ardına baskı yapmış, adı ise 1970'li yıllar boyunca Ecevit'in siyaset sahnesindeki en ayırt edici sloganlarından biri haline gelmiştir.
Ortada bir bozuk düzen vardır. Toplumumuzda ekonomik, sosyal ve kültürel yönlerden gördüğümüz bütün aksaklıklar, temeldeki bu düzen bozukluğunun belirtileridir. Bu düzen bozukluğu, gelişme sürecinde bulunan, geri kalmışlıktan kurtulabilmek ve çağdaş uygarlık düzeyine ulaşabilmek için gelişmesini hızlandırmak zorunda olan Türk toplumunu birtakım dar boğazlara veya çıkmazlara sokmaktadır. Düzen bozukluğunun köklerine inmeksizin yapılacak yüzeysel düzeltmelerle veya yönetsel tedbirlerle, o dar boğazları açmak, o çıkmazları aşmak mümkün olmayacaktır.'
Bülent Ecevit, 1968 yılı bütçesi üzerine yaptığı konuşmada, ülkedeki sosyo-ekonomik koşulları ayrıntılı biçimde eleştirmiştir. Daha sonra bu konuşmasını esas alarak Bu Düzen Değişmelidir adlı kitabı kaleme almıştır. Kitap, bütçe eleştirisini çok aşan bir etki yaratarak ardı ardına baskı yapmış, adı ise 1970'li yıllar boyunca Ecevit'in siyaset sahnesindeki en ayırt edici sloganlarından biri haline gelmiştir.