Yazar önsözünde öyle çarpıcı ifadelerde bulunuyor ki okuyunca çok şaşırıyorsunuz: “Bir millet düşünün; özel ya da kamusal neyi var neyi yoksa baştan başa haydutluk ve korsanlık eseri; çalışmayı hor gören bir millet; hak ile haksızlık, iyi ile kötü gibi kavramların, yönetenlerin ya da yönetilenlerin bilincinde en ufak bir iz bırakmadığı; kaba kuvvetin en üstün değer sayıldığı bir millet; bir millet ki medeniyetinin doruğundayken nüfusunun ancak kırkta biri hür; saygı gören kişiler küçük düşkünler ile kaşarlanmış fahişeler; yıl geçmez ki, insan kurban edilmesin, binlerce bebek katledilmesin; içte ahlaksızlık almış yürümüş; savaşlar, iç ayaklanmalar insan soluk aldırmıyor; beceri, soyluluk ya da zenginliğin sağladığı tüm üstünlüklere sürekli isyan halinde; dışta tek amacı yağma; nasıl olursa olsun ama istila yoluyla, ücretli askerle, komşularıyla sürekli mücadele durumunda olan bir millet. Yüceltmediği rezillik kalmayan bu millet özellikle üç kötülüğü doruğa çıkarmış: kendini beğenmişlik, yalancılık ve lüks. Bunları iyi kullanmayı, sergilemeyi bilmiş ki sayesinde iki bin yıl süreyle tarihin ön planında kalmış. Bu millet, Yunan milleti.”
Yazar önsözünde öyle çarpıcı ifadelerde bulunuyor ki okuyunca çok şaşırıyorsunuz: “Bir millet düşünün; özel ya da kamusal neyi var neyi yoksa baştan başa haydutluk ve korsanlık eseri; çalışmayı hor gören bir millet; hak ile haksızlık, iyi ile kötü gibi kavramların, yönetenlerin ya da yönetilenlerin bilincinde en ufak bir iz bırakmadığı; kaba kuvvetin en üstün değer sayıldığı bir millet; bir millet ki medeniyetinin doruğundayken nüfusunun ancak kırkta biri hür; saygı gören kişiler küçük düşkünler ile kaşarlanmış fahişeler; yıl geçmez ki, insan kurban edilmesin, binlerce bebek katledilmesin; içte ahlaksızlık almış yürümüş; savaşlar, iç ayaklanmalar insan soluk aldırmıyor; beceri, soyluluk ya da zenginliğin sağladığı tüm üstünlüklere sürekli isyan halinde; dışta tek amacı yağma; nasıl olursa olsun ama istila yoluyla, ücretli askerle, komşularıyla sürekli mücadele durumunda olan bir millet. Yüceltmediği rezillik kalmayan bu millet özellikle üç kötülüğü doruğa çıkarmış: kendini beğenmişlik, yalancılık ve lüks. Bunları iyi kullanmayı, sergilemeyi bilmiş ki sayesinde iki bin yıl süreyle tarihin ön planında kalmış. Bu millet, Yunan milleti.”