#smrgKİTABEVİ Çanakkale Şehîdlerine (Şerh - Tahlil) - 2023
Editör:
Ertuğrul Karakuş, Abdülkadir Dağlar, Erhan Çapraz
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
6256769274
Kargoya Teslim Süresi:
3&6
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
403
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
388,00
Havale/EFT ile:
376,36
Siparişiniz 3&6 iş günü arasında kargoda
1199219182
605826
https://www.simurgkitabevi.com/canakkale-sehidlerine-serh-tahlil-2023
Çanakkale Şehîdlerine (Şerh - Tahlil) - 2023 #smrgKİTABEVİ
388.00
Mehmed Âkif Ersoy'un Berlin'deki vazifesi sırasından başlayıp Necîd çöllerine uzanan yazılış hikâyesiyle, Safahat'ın ve “Âsım” kitabının tertîbi içerisindeki konumlandırılışıyla, şâirinin herkesçe şâhit olunan âbidevî şahsiyetini ve vatanperverliğini bihakkın ihtivâ edişiyle şerhe konu olan “Çanakkale Şehîdlerine” şiiri, edebiyâtımızın en “nâdîde” ve “metin” eserlerinin başında gelir.
Bir “Servet-i Fünûn” şâiri olan Cenab Şahabeddin, “Âsım”ı bir “belâgat kasırgası” olarak nitelendirmeyi tercih eder. “Çanakkale Şehîdlerine” bölümü ise âdeta bu “kasırga”nın merkezi, yoğunlaştığı yerdir. Bu metnin sadece “belâgat” ile alâkalı bir yönünün olmadığı, “Âsım'ın nesli” bağlamında bir nesil yetiştirme gâyesiyle dertlenen şâirinin maksadı da düşünüldüğünde, “maârif” ile alakalı yönünün de ciddî bir şekilde ele alınması gerektiği muhakkaktır. M. Âkif'in “kurtarıcı” neslin adı olarak “Âsım” ismini tercih etmesi, Safahat'ta yer alan bu bölümü dönemin değerli bir maârifçisi sayılan dostu Fuad Şemsi (İnan)'ye ithaf etmesi gibi hususular da şerhe konu olan metnin daha geniş açılımlarla değerlendirilmesi gerektiğinin en güzel ispatıdır.
Bir “Servet-i Fünûn” şâiri olan Cenab Şahabeddin, “Âsım”ı bir “belâgat kasırgası” olarak nitelendirmeyi tercih eder. “Çanakkale Şehîdlerine” bölümü ise âdeta bu “kasırga”nın merkezi, yoğunlaştığı yerdir. Bu metnin sadece “belâgat” ile alâkalı bir yönünün olmadığı, “Âsım'ın nesli” bağlamında bir nesil yetiştirme gâyesiyle dertlenen şâirinin maksadı da düşünüldüğünde, “maârif” ile alakalı yönünün de ciddî bir şekilde ele alınması gerektiği muhakkaktır. M. Âkif'in “kurtarıcı” neslin adı olarak “Âsım” ismini tercih etmesi, Safahat'ta yer alan bu bölümü dönemin değerli bir maârifçisi sayılan dostu Fuad Şemsi (İnan)'ye ithaf etmesi gibi hususular da şerhe konu olan metnin daha geniş açılımlarla değerlendirilmesi gerektiğinin en güzel ispatıdır.
Mehmed Âkif Ersoy'un Berlin'deki vazifesi sırasından başlayıp Necîd çöllerine uzanan yazılış hikâyesiyle, Safahat'ın ve “Âsım” kitabının tertîbi içerisindeki konumlandırılışıyla, şâirinin herkesçe şâhit olunan âbidevî şahsiyetini ve vatanperverliğini bihakkın ihtivâ edişiyle şerhe konu olan “Çanakkale Şehîdlerine” şiiri, edebiyâtımızın en “nâdîde” ve “metin” eserlerinin başında gelir.
Bir “Servet-i Fünûn” şâiri olan Cenab Şahabeddin, “Âsım”ı bir “belâgat kasırgası” olarak nitelendirmeyi tercih eder. “Çanakkale Şehîdlerine” bölümü ise âdeta bu “kasırga”nın merkezi, yoğunlaştığı yerdir. Bu metnin sadece “belâgat” ile alâkalı bir yönünün olmadığı, “Âsım'ın nesli” bağlamında bir nesil yetiştirme gâyesiyle dertlenen şâirinin maksadı da düşünüldüğünde, “maârif” ile alakalı yönünün de ciddî bir şekilde ele alınması gerektiği muhakkaktır. M. Âkif'in “kurtarıcı” neslin adı olarak “Âsım” ismini tercih etmesi, Safahat'ta yer alan bu bölümü dönemin değerli bir maârifçisi sayılan dostu Fuad Şemsi (İnan)'ye ithaf etmesi gibi hususular da şerhe konu olan metnin daha geniş açılımlarla değerlendirilmesi gerektiğinin en güzel ispatıdır.
Bir “Servet-i Fünûn” şâiri olan Cenab Şahabeddin, “Âsım”ı bir “belâgat kasırgası” olarak nitelendirmeyi tercih eder. “Çanakkale Şehîdlerine” bölümü ise âdeta bu “kasırga”nın merkezi, yoğunlaştığı yerdir. Bu metnin sadece “belâgat” ile alâkalı bir yönünün olmadığı, “Âsım'ın nesli” bağlamında bir nesil yetiştirme gâyesiyle dertlenen şâirinin maksadı da düşünüldüğünde, “maârif” ile alakalı yönünün de ciddî bir şekilde ele alınması gerektiği muhakkaktır. M. Âkif'in “kurtarıcı” neslin adı olarak “Âsım” ismini tercih etmesi, Safahat'ta yer alan bu bölümü dönemin değerli bir maârifçisi sayılan dostu Fuad Şemsi (İnan)'ye ithaf etmesi gibi hususular da şerhe konu olan metnin daha geniş açılımlarla değerlendirilmesi gerektiğinin en güzel ispatıdır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.