"Kendi eğlencemi, tatminimi, zarafetimi ve hayranlık duyabileceğim birilerini başka yerlerde aramak zorunda kaldım.
Birbirlerine benzer biçimde damgalanmış insan sürüsünün içinde münferit bir deli ya da aziz bulmak hâlâ mümkün.
Ben yığınla buldum ama size sadece birkaçından söz edeceğim."
YAZAR Charles Bukowski 1920'de Almanya'nın Andernach şehrinde doğan Bukowski'nin babası Polonya asıllı bir Amerikan askeri, annesiyse sıradan bir Alman kadındı. Bukowski, 3 yaşına geldiğinde aile, Los Angeles'a yerleşmek üzere Amerika'ya taşındı. Hayatının büyük kısmını Los Angeles'da geçirdi. Babası ve sivilceleri onun hayatını mahvetti (belki de onu bu kadar ünlü yaptı). 24 yaşındayken ilk defa bir hikayesi yayınlandı. İlk şiirleri ise 35 yaşındayken yayınlandı.1956 yılında Los Angeles hastanesinde hastalanmış karaciğeriyle ölümden döndü. Doktorlar bundan sonra tek bir kadehin bile ölümüne sebep olacağını söylemişlerdi ama o ayağa kalkar kalmaz içmeye devam etti. 60'larda tanınmaya başladı ve yeraltı edebiyatının kahramanları arasına girdi.
Bukowski her zaman yalın, gerçekçi ve alaycı bir dil kullandı. Bazen kaba, bazen sıradan, bazen çok basit görülse de o birçok eleştirmenden iyi not aldı.
"Kendi eğlencemi, tatminimi, zarafetimi ve hayranlık duyabileceğim birilerini başka yerlerde aramak zorunda kaldım.
Birbirlerine benzer biçimde damgalanmış insan sürüsünün içinde münferit bir deli ya da aziz bulmak hâlâ mümkün.
Ben yığınla buldum ama size sadece birkaçından söz edeceğim."
YAZAR Charles Bukowski 1920'de Almanya'nın Andernach şehrinde doğan Bukowski'nin babası Polonya asıllı bir Amerikan askeri, annesiyse sıradan bir Alman kadındı. Bukowski, 3 yaşına geldiğinde aile, Los Angeles'a yerleşmek üzere Amerika'ya taşındı. Hayatının büyük kısmını Los Angeles'da geçirdi. Babası ve sivilceleri onun hayatını mahvetti (belki de onu bu kadar ünlü yaptı). 24 yaşındayken ilk defa bir hikayesi yayınlandı. İlk şiirleri ise 35 yaşındayken yayınlandı.1956 yılında Los Angeles hastanesinde hastalanmış karaciğeriyle ölümden döndü. Doktorlar bundan sonra tek bir kadehin bile ölümüne sebep olacağını söylemişlerdi ama o ayağa kalkar kalmaz içmeye devam etti. 60'larda tanınmaya başladı ve yeraltı edebiyatının kahramanları arasına girdi.
Bukowski her zaman yalın, gerçekçi ve alaycı bir dil kullandı. Bazen kaba, bazen sıradan, bazen çok basit görülse de o birçok eleştirmenden iyi not aldı.