#smrgKİTABEVİ Cebimdeki Ekmek Kırıntıları - 2022

Kapak Tasarım:
Kutan Ural
Kondisyon:
Yeni
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
Anı-Biyografi
ISBN-10:
6256989023
Kargoya Teslim Süresi:
3&6
Hazırlayan:
Söyleşi : Yenal Bilgici
Stok Kodu:
1199206877
Boyut:
12x12
Sayfa Sayısı:
416
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
indirimli
136,50
Havale/EFT ile: 132,41
Siparişiniz 3&6 iş günü arasında kargoda
1199206877
593301
Cebimdeki Ekmek Kırıntıları -        2022
Cebimdeki Ekmek Kırıntıları - 2022 #smrgKİTABEVİ
136.50
Bir insan kendi hikâyesinin farkına ancak eyleyerek, eylemde bulunarak varabilir. Bununla beraber insan; bildiği, yapıp ettiği, kurduğu, oluşturduğu, inşa ettiği hikâyeyi başka şeylere oranla çok daha iyi anlar ve ancak kendi hikâyesini anlayan bir insan, bir başkasının hikâyesini anlatabilir. Başkalarının hayatlarına ancak bu şekilde vâkıf olabilir. Kendi acısını fark etmiş bir insan, bu tür bir acıyı deneyimleyen bir başkasını yazabilir, çekebilir, oynayabilir, gösterebilir. Çünkü insanın ilk müracaat öznesi kendisidir.” - Ercan Kesal

İnsan kendini bir pey akçesi gibi nasıl ortaya sürer?
Neden artık her birimiz yılkıya giden atlara benziyoruz?
İnsan kendini nasıl dünyanın bir parçası hissedebilir?
Bir şeylere başlamak, adım atmak isteyen herkese yönelik bir ortak düstur var mıdır?
Bizi en çok başka dile çevrilemeyen sözcükler mi anlatır?
Rahatı bulduğumuz yerde tükenmeye mahkûm muyuz?
Birbirinden habersiz birçok senarist neden tam da şu anda aynı hikâyeyi yazıyor?
Farik ve mümeyyiz bir toplum olmaya daha çok yolumuz var mı?
Antropoloji çalışmak, antropoloji üzerine düşünmek bir sanatçıya ne öğretebilir?

“Birazdan okuyacaklarınız, Grimm Masalları'ndaki çocuklar gibi yapayalnız bırakıldığım ormandan tekrar dönebilmek için evime, cebimde sakladığım ekmek kırıntılarından başka bir şey değildir. Bütün derdim eve sağ salim dönebilmek…”

Yenal Bilgici sordu, Ercan Kesal yanıtladı. Cebimdeki Ekmek Kırıntıları eve dönmek için bir rehber, bir yoldaş… Sayısız kitap ve film eşliğinde insana dair bir yolculuk...

Bir insan kendi hikâyesinin farkına ancak eyleyerek, eylemde bulunarak varabilir. Bununla beraber insan; bildiği, yapıp ettiği, kurduğu, oluşturduğu, inşa ettiği hikâyeyi başka şeylere oranla çok daha iyi anlar ve ancak kendi hikâyesini anlayan bir insan, bir başkasının hikâyesini anlatabilir. Başkalarının hayatlarına ancak bu şekilde vâkıf olabilir. Kendi acısını fark etmiş bir insan, bu tür bir acıyı deneyimleyen bir başkasını yazabilir, çekebilir, oynayabilir, gösterebilir. Çünkü insanın ilk müracaat öznesi kendisidir.” - Ercan Kesal

İnsan kendini bir pey akçesi gibi nasıl ortaya sürer?
Neden artık her birimiz yılkıya giden atlara benziyoruz?
İnsan kendini nasıl dünyanın bir parçası hissedebilir?
Bir şeylere başlamak, adım atmak isteyen herkese yönelik bir ortak düstur var mıdır?
Bizi en çok başka dile çevrilemeyen sözcükler mi anlatır?
Rahatı bulduğumuz yerde tükenmeye mahkûm muyuz?
Birbirinden habersiz birçok senarist neden tam da şu anda aynı hikâyeyi yazıyor?
Farik ve mümeyyiz bir toplum olmaya daha çok yolumuz var mı?
Antropoloji çalışmak, antropoloji üzerine düşünmek bir sanatçıya ne öğretebilir?

“Birazdan okuyacaklarınız, Grimm Masalları'ndaki çocuklar gibi yapayalnız bırakıldığım ormandan tekrar dönebilmek için evime, cebimde sakladığım ekmek kırıntılarından başka bir şey değildir. Bütün derdim eve sağ salim dönebilmek…”

Yenal Bilgici sordu, Ercan Kesal yanıtladı. Cebimdeki Ekmek Kırıntıları eve dönmek için bir rehber, bir yoldaş… Sayısız kitap ve film eşliğinde insana dair bir yolculuk...

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat