Kurtuluş için canını dişine takmış bir avuç insan doğu cephesinde güney cephesinde batı cephesinde canlarını ortaya koymuşlar kelle koltukta savaşıyorlardı. Doğu denince akla Kazım Karabekir Paşa gelirdi. Güneyde ise Şahin Bey vardı. Hani bir ilçeye da adını vermiş olan Şahin Bey. Batı Cephesi mi Demirci Efe Çerkes Ethem. Kazım Karabekir doğu ordusunun paşasıydı. Mustafa Kemal Paşa Erzuruma geldiğinde karşısına dikilmiş Askerlerim ve ben emir ve komutanıza hazırız paşam demişti. Şahin Bey ise vatanı uğruna şehit olmuştu. Demirci Efe ile Çerkes Ethem mi Demirci Efe ile Çerkes Ethem düzenli orduya kurban edilmişlerdi. Demircinin ismi unutulmuş türkülerde bile Demirciye katılarak onun emri altına girmiş olan Yörük Ali Efe öne çıkmıştı. Çerkes Etheme gelince onun akıbeti en elem vereniydi. Sekiz atlı ile başladığı mücadelede dört bin kişilik bir orduya kumanda edebilecek güce erişmişti. Batı cephesinde Yunanlılara karşı verdiği mücadele yanında Anadoluda çıkan isyanları bastırmada maharetleri görülmüştü. Bir süre el üstünde tutuldu. Sonrası mı Çarklar işlemeye başlamış kumpas kurulmuştu. Köşeye sıkışan kedinin bile ne yapacağı belli olmazken onun üstüne üstüne gidilmiş hata yapması için elden gelen her şey yapılmıştı. Üstüne gelinen kişinin de hata yapması kaçınılmazdı. Hatalar yaptı. En sonunda aylarca düşman olarak savaştığı Yunanlılara sığındı. Hain miydi değil miydi bu muamma olarak kaldı. Bizim yaptığımız olayların gidişatından yola çıkarak onun ne gibi zorluklarla son kararı verdiğini açığa çıkarmaktı. Ayrıca Ankarada Büyük Millet Meclisinde neler olmuştu Milli Mücadelenin merkezi meclis bu durumlara nasıl tepkiler vermişti.
Bu kitapta hem Milli Mücadelenin ilk yıllarını hem de Çerkes Ethemin mücadelesini bulacaksınız.
Bu araştırma, Türkiye'nin yakın dönemini, Osmanlı İmparatorluğu'nun son yüzyılını ve genç Cumhuriyet'in kuruluş yıllarını kapsamaktadır. Bu dönem, altı yüz yıllık bir imparatorluğun ölüm döşeğindeki acılarını ve Cumhuriyet'in doğum sancılarını içermektedir. Yakın dönem, yıkılan imparatorluktan pay almaya çalışanların; hem devletle, hem de birbirleriyle yaptığı mücadelelerden ibarettir. Hesabı tutulamayan "izm"ler, geleneksel monarşileri yıkan devrimler, sömürge savaşları, ayaklanmalar, mezhep kavgaları, sürgünler ve göçler... Yalnızca Türkiye için değil, bütün dünya için kanlı bir dönüşüm çağı; doruk noktasına doğru yol alan modernite ve iki büyük dünya savaşına yol açan çekişmelerden ibarettir bu dönem. Başına "modern" sıfatı eklenen ne varsa, büyük çoğunlukla kaynağını bu dönemden alır; tıpkı ayaklanmalar gibi...
Kurtuluş için canını dişine takmış bir avuç insan doğu cephesinde güney cephesinde batı cephesinde canlarını ortaya koymuşlar kelle koltukta savaşıyorlardı. Doğu denince akla Kazım Karabekir Paşa gelirdi. Güneyde ise Şahin Bey vardı. Hani bir ilçeye da adını vermiş olan Şahin Bey. Batı Cephesi mi Demirci Efe Çerkes Ethem. Kazım Karabekir doğu ordusunun paşasıydı. Mustafa Kemal Paşa Erzuruma geldiğinde karşısına dikilmiş Askerlerim ve ben emir ve komutanıza hazırız paşam demişti. Şahin Bey ise vatanı uğruna şehit olmuştu. Demirci Efe ile Çerkes Ethem mi Demirci Efe ile Çerkes Ethem düzenli orduya kurban edilmişlerdi. Demircinin ismi unutulmuş türkülerde bile Demirciye katılarak onun emri altına girmiş olan Yörük Ali Efe öne çıkmıştı. Çerkes Etheme gelince onun akıbeti en elem vereniydi. Sekiz atlı ile başladığı mücadelede dört bin kişilik bir orduya kumanda edebilecek güce erişmişti. Batı cephesinde Yunanlılara karşı verdiği mücadele yanında Anadoluda çıkan isyanları bastırmada maharetleri görülmüştü. Bir süre el üstünde tutuldu. Sonrası mı Çarklar işlemeye başlamış kumpas kurulmuştu. Köşeye sıkışan kedinin bile ne yapacağı belli olmazken onun üstüne üstüne gidilmiş hata yapması için elden gelen her şey yapılmıştı. Üstüne gelinen kişinin de hata yapması kaçınılmazdı. Hatalar yaptı. En sonunda aylarca düşman olarak savaştığı Yunanlılara sığındı. Hain miydi değil miydi bu muamma olarak kaldı. Bizim yaptığımız olayların gidişatından yola çıkarak onun ne gibi zorluklarla son kararı verdiğini açığa çıkarmaktı. Ayrıca Ankarada Büyük Millet Meclisinde neler olmuştu Milli Mücadelenin merkezi meclis bu durumlara nasıl tepkiler vermişti.
Bu kitapta hem Milli Mücadelenin ilk yıllarını hem de Çerkes Ethemin mücadelesini bulacaksınız.
Bu araştırma, Türkiye'nin yakın dönemini, Osmanlı İmparatorluğu'nun son yüzyılını ve genç Cumhuriyet'in kuruluş yıllarını kapsamaktadır. Bu dönem, altı yüz yıllık bir imparatorluğun ölüm döşeğindeki acılarını ve Cumhuriyet'in doğum sancılarını içermektedir. Yakın dönem, yıkılan imparatorluktan pay almaya çalışanların; hem devletle, hem de birbirleriyle yaptığı mücadelelerden ibarettir. Hesabı tutulamayan "izm"ler, geleneksel monarşileri yıkan devrimler, sömürge savaşları, ayaklanmalar, mezhep kavgaları, sürgünler ve göçler... Yalnızca Türkiye için değil, bütün dünya için kanlı bir dönüşüm çağı; doruk noktasına doğru yol alan modernite ve iki büyük dünya savaşına yol açan çekişmelerden ibarettir bu dönem. Başına "modern" sıfatı eklenen ne varsa, büyük çoğunlukla kaynağını bu dönemden alır; tıpkı ayaklanmalar gibi...