Stratejinin temel işlevlerinden biri de geleceğin tasarlanmasıdır. Bu tasarlama bir şirket, bir kurum olabileceği gibi, çok daha üst düzeyde bir toplum ya da ülke için de geçerlidir. Bir toplumun geleceğini tasarlayabilmesi, ancak mevcut durumun değerlendirilmesi üzerine yapılandırılabilir. Bunun için de geçmişin bilinmesi, yaşanmış olaylardan dersler alınması zorunludur. Özetle, geçmişini bilmeyen, anı anlayamaz, yarını tasarlayamaz.
Uygarlıklarının oluşumu ve gelişimine Türklerin atalarının da katkıda bulunduğu Çinliler ve Hintliler felsefe ve pozitif bilimler başta olmak üzere birçok alanda olduğu gibi, strateji alanında da büyük katkılar yapmışlardır. Bu katkıların başında devlet yönetimi, uluslararası ilişkiler, diplomasi ve savaş yönetimi gelir.
Stratejinin temel işlevlerinden biri de geleceğin tasarlanmasıdır. Bu tasarlama bir şirket, bir kurum olabileceği gibi, çok daha üst düzeyde bir toplum ya da ülke için de geçerlidir. Bir toplumun geleceğini tasarlayabilmesi, ancak mevcut durumun değerlendirilmesi üzerine yapılandırılabilir. Bunun için de geçmişin bilinmesi, yaşanmış olaylardan dersler alınması zorunludur. Özetle, geçmişini bilmeyen, anı anlayamaz, yarını tasarlayamaz.
Uygarlıklarının oluşumu ve gelişimine Türklerin atalarının da katkıda bulunduğu Çinliler ve Hintliler felsefe ve pozitif bilimler başta olmak üzere birçok alanda olduğu gibi, strateji alanında da büyük katkılar yapmışlardır. Bu katkıların başında devlet yönetimi, uluslararası ilişkiler, diplomasi ve savaş yönetimi gelir.