'Aşk,' demiştin içinden. Kırkını aşkındın, kendini saklamaya zamanın yoktu, yanan gövdenin içinde gücün yoktu. Bir saniye bile duraksamadan, 'Aşk... Aşk, aşk!'
Şimdi soracak olsa başka bir şey geçirirdin içinden, ama o nedir, söylemiyorsun, o nedir?
Yeşim Eyüboğlu, kendine özgü bir dille, yaralı, hastalıklı duyguları tek tek çıkarıp ustaca ortaya döküyor; onuru kırılan, taciz edilen insanları; kullanılan, sömürülen çocukları; cinsel nesne olarak görülen kadınları, erkekleri anlatıyor. Farklı bir teknikle kurduğu anlatım, çağrışımlarla zenginleşen başka okumalara, alt metinlere açıyor öykülerini. Yeşim Eyüboğlu, kapalı, okuru rahat bırakmayan, anlattığı şeyi kurcalayan bir atmosfer kuruyor, dili ve gizemiyle öne çıkan öyküler sunuyor Cinnet Misafirleri'nde. Tiyatro deneyiminin sağladığı zengin bir fon üzerinde geliştiriyor öykülerini ve okuruna neyi nasıl sunacağını iyi biliyor. İlk kitabı Geleceğini Biliyordum ile 'İnkılâp Yayınevi Öykü Ödülü'nü alan Eyüboğlu'nun, genç kuşak öykücüler arasında kendine yer açacağı belli oluyor. (Arka kapaktan)
'Aşk,' demiştin içinden. Kırkını aşkındın, kendini saklamaya zamanın yoktu, yanan gövdenin içinde gücün yoktu. Bir saniye bile duraksamadan, 'Aşk... Aşk, aşk!'
Şimdi soracak olsa başka bir şey geçirirdin içinden, ama o nedir, söylemiyorsun, o nedir?
Yeşim Eyüboğlu, kendine özgü bir dille, yaralı, hastalıklı duyguları tek tek çıkarıp ustaca ortaya döküyor; onuru kırılan, taciz edilen insanları; kullanılan, sömürülen çocukları; cinsel nesne olarak görülen kadınları, erkekleri anlatıyor. Farklı bir teknikle kurduğu anlatım, çağrışımlarla zenginleşen başka okumalara, alt metinlere açıyor öykülerini. Yeşim Eyüboğlu, kapalı, okuru rahat bırakmayan, anlattığı şeyi kurcalayan bir atmosfer kuruyor, dili ve gizemiyle öne çıkan öyküler sunuyor Cinnet Misafirleri'nde. Tiyatro deneyiminin sağladığı zengin bir fon üzerinde geliştiriyor öykülerini ve okuruna neyi nasıl sunacağını iyi biliyor. İlk kitabı Geleceğini Biliyordum ile 'İnkılâp Yayınevi Öykü Ödülü'nü alan Eyüboğlu'nun, genç kuşak öykücüler arasında kendine yer açacağı belli oluyor. (Arka kapaktan)