Tarihi roman yazmak ipte yürümek kadar zor bir iş. "Ankara Cinayeti" isimli kitabıyla 58 yıllık bir sır perdesini aralayan İhsan Tombuş, şimdi de başka bir sırrın örtüsünü kaldırıyor. Tarihin dokusuna zarar vermeden o akıcı üslubuyla "Çırağan Baskını"nı romanlaştırarak okura sunuyor.
Tarihimize şu ya da bu nedenlerle bir yabancılaşma yaşıyoruz. Yabancılaştırılıyoruz. Bugün Türkiye'deki siyasi gelişmeleri, "sırları" anlamanın biricik yolu geçmişimizi araştırmaktan, öğrenmekten, "neden" sorusunu sormaktan geçiyor.
7-8 Hasan Paşa - Ali Suavi... İkisi de vatanperver, ikisi de devletin kurtulması ve yükselmesi için çalışıyorlar. Biri kılıcı ile, diğeri kalemi ile hedeflerine ulaşmak istiyor.
Romanda, 7-8 Hasan Paşa ile Ali Suavi'nin kişiliklerinin benzeyen ve benzemeyen yönleri karşılaştırılmaya çalışılıyor. Hedef ve gayeleri aynı olan iki kişi sadece metot ve üslup yönünden farklı düşündüklerinden karşı karşıya geliyorlar.
Bu kitabı okuduktan sonra köklerimizin dayandığı değerlere, tarih olmuş olaylara bir başka gözle bakacak, "biz kimiz" sorusunu sık sık kendinize soracaksınız. Bugün yaşanan toplumsal sorunların temelinde yatan nedenleri de daha bir önyargısız sorgulayacaksınız. (Arka kapaktan)
Tarihi roman yazmak ipte yürümek kadar zor bir iş. "Ankara Cinayeti" isimli kitabıyla 58 yıllık bir sır perdesini aralayan İhsan Tombuş, şimdi de başka bir sırrın örtüsünü kaldırıyor. Tarihin dokusuna zarar vermeden o akıcı üslubuyla "Çırağan Baskını"nı romanlaştırarak okura sunuyor.
Tarihimize şu ya da bu nedenlerle bir yabancılaşma yaşıyoruz. Yabancılaştırılıyoruz. Bugün Türkiye'deki siyasi gelişmeleri, "sırları" anlamanın biricik yolu geçmişimizi araştırmaktan, öğrenmekten, "neden" sorusunu sormaktan geçiyor.
7-8 Hasan Paşa - Ali Suavi... İkisi de vatanperver, ikisi de devletin kurtulması ve yükselmesi için çalışıyorlar. Biri kılıcı ile, diğeri kalemi ile hedeflerine ulaşmak istiyor.
Romanda, 7-8 Hasan Paşa ile Ali Suavi'nin kişiliklerinin benzeyen ve benzemeyen yönleri karşılaştırılmaya çalışılıyor. Hedef ve gayeleri aynı olan iki kişi sadece metot ve üslup yönünden farklı düşündüklerinden karşı karşıya geliyorlar.
Bu kitabı okuduktan sonra köklerimizin dayandığı değerlere, tarih olmuş olaylara bir başka gözle bakacak, "biz kimiz" sorusunu sık sık kendinize soracaksınız. Bugün yaşanan toplumsal sorunların temelinde yatan nedenleri de daha bir önyargısız sorgulayacaksınız. (Arka kapaktan)