#smrgKİTABEVİ Çıtır Çıtır Felsefe 20: Söz ve Sessizlik - 2016
Yalnızca birkaç düzine sözcükle de başımızın çaresine bakabiliriz elbette. Ama eğer beyin çok az sözcük kullanırsa, çok geçmeden kendi etrafında dönüp durmaya başlar; düşünce oluşturmakta zorlanır; bir şeyler söylemekte, kendimiz anlamakta güçlük çekeriz.
Brigitte Labbé, tüm dünyada çocukları felsefeyle buluşturan “Çıtır Çıtır Felsefe” dizisinin ülkemizde yayımlanan yirminci kitabında, okurlarını, düşünceyi ve iletişimi biçimleyen, insanı ve kişiliğini en doğrudan yansıtan söz kavramı üzerine düşünmeye davet ediyor. Söylediklerimiz, söylemediklerimiz ve neyi hangi bağlamda, nasıl söylediğimizin önemini tartışan kitap, ifade özgürlüğü bağlamında “sessizlik”in konuşulmayan rolünü de vurguluyor.
Brigitte Labbé'nin düşünmeye davet eden özgürlükçü yaklaşımı ve güçlü anlatımı kadar, Jacques Azam'ın karikatür tadındaki renkli resimleriyle de benzersiz kıldığı “Çıtır Çıtır Felsefe” dizisi, çeşitli ülkelerde olduğu gibi, ülkemizde de birçok okulun en çok önerdiği kitaplar arasında yer alıyor. Yaşamı ve dünyanın işleyişini anlamaya çalışan çocuklara yardımcı olacak temel sorularla kurgulanan her kitap, farklı bir temel konuyu, günlük yaşamda sıkça karşılaştığımız örnek olaylarla öyküleştirerek tartışıyor. Dizi, öğretmenler ve anne babalar tarafından da severek okunuyor.
Açlığı, soğuğu, neşeyi hissetmek için sözcüklere gereksinim duymayız. Düşünmek içinse, sözcüklere ve dile ihtiyacımız vardır. Düşünürken kendi kendimize konuşur, kendimizle sohbet ederiz. Kimi zaman yalnızca içimizi kirleten şeyleri dışarı atmak için konuşuruz. Söz rahatlatsın, iyileştirsin diye. Ama bazen de, kafamızı boşaltmaya, içimizde sessizlik yaratmaya gereksinim duyarız. Her şeyi yoluna koymak için bu boşluğa, bu sessizliğe ihtiyacımız vardır…
YAZAR Brigitte Labbé uzun süre iletişim sektöründe görev aldıktan sonra Paris Sorbonne Üniversitesi'nde felsefe eğitimi gördü. Çalışmalarını, karışık felsefi kavramları çocuklara aktarabilmek üzerine yoğunlaştırdı. Çok dogmatik bulduğu felsefe alanına duyduğu tepkiyle kaleme aldığı Çıtır Çıtır Felsefe dizisinde, çocuklar için felsefenin sürekli kendini yenileyen bir sorgulama olduğunu göstermek istedi. Okullarda, kütüphanelerde ve kafelerde, çikolata, kurabiye ve şeker eşliğinde çocuklar için “Çıtır Çıtır Felsefe” günleri düzenleyip tartışmalar yapan Labbé, katıldığı ulusal ve uluslararası konferanslarda, yetişkinler için, çocuklara zor konuları anlatmak üzerine sunumlar gerçekleştiriyor. Yazar, müzisyen eşi Wassim Soubra ve iki kızıyla birlikte Paris'te yaşıyor.
Yalnızca birkaç düzine sözcükle de başımızın çaresine bakabiliriz elbette. Ama eğer beyin çok az sözcük kullanırsa, çok geçmeden kendi etrafında dönüp durmaya başlar; düşünce oluşturmakta zorlanır; bir şeyler söylemekte, kendimiz anlamakta güçlük çekeriz.
Brigitte Labbé, tüm dünyada çocukları felsefeyle buluşturan “Çıtır Çıtır Felsefe” dizisinin ülkemizde yayımlanan yirminci kitabında, okurlarını, düşünceyi ve iletişimi biçimleyen, insanı ve kişiliğini en doğrudan yansıtan söz kavramı üzerine düşünmeye davet ediyor. Söylediklerimiz, söylemediklerimiz ve neyi hangi bağlamda, nasıl söylediğimizin önemini tartışan kitap, ifade özgürlüğü bağlamında “sessizlik”in konuşulmayan rolünü de vurguluyor.
Brigitte Labbé'nin düşünmeye davet eden özgürlükçü yaklaşımı ve güçlü anlatımı kadar, Jacques Azam'ın karikatür tadındaki renkli resimleriyle de benzersiz kıldığı “Çıtır Çıtır Felsefe” dizisi, çeşitli ülkelerde olduğu gibi, ülkemizde de birçok okulun en çok önerdiği kitaplar arasında yer alıyor. Yaşamı ve dünyanın işleyişini anlamaya çalışan çocuklara yardımcı olacak temel sorularla kurgulanan her kitap, farklı bir temel konuyu, günlük yaşamda sıkça karşılaştığımız örnek olaylarla öyküleştirerek tartışıyor. Dizi, öğretmenler ve anne babalar tarafından da severek okunuyor.
Açlığı, soğuğu, neşeyi hissetmek için sözcüklere gereksinim duymayız. Düşünmek içinse, sözcüklere ve dile ihtiyacımız vardır. Düşünürken kendi kendimize konuşur, kendimizle sohbet ederiz. Kimi zaman yalnızca içimizi kirleten şeyleri dışarı atmak için konuşuruz. Söz rahatlatsın, iyileştirsin diye. Ama bazen de, kafamızı boşaltmaya, içimizde sessizlik yaratmaya gereksinim duyarız. Her şeyi yoluna koymak için bu boşluğa, bu sessizliğe ihtiyacımız vardır…
YAZAR Brigitte Labbé uzun süre iletişim sektöründe görev aldıktan sonra Paris Sorbonne Üniversitesi'nde felsefe eğitimi gördü. Çalışmalarını, karışık felsefi kavramları çocuklara aktarabilmek üzerine yoğunlaştırdı. Çok dogmatik bulduğu felsefe alanına duyduğu tepkiyle kaleme aldığı Çıtır Çıtır Felsefe dizisinde, çocuklar için felsefenin sürekli kendini yenileyen bir sorgulama olduğunu göstermek istedi. Okullarda, kütüphanelerde ve kafelerde, çikolata, kurabiye ve şeker eşliğinde çocuklar için “Çıtır Çıtır Felsefe” günleri düzenleyip tartışmalar yapan Labbé, katıldığı ulusal ve uluslararası konferanslarda, yetişkinler için, çocuklara zor konuları anlatmak üzerine sunumlar gerçekleştiriyor. Yazar, müzisyen eşi Wassim Soubra ve iki kızıyla birlikte Paris'te yaşıyor.