Dünyada hiçbir milletin kadını, ‘Ben Anadolu kadınından fazla çalıştım, milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte, Anadolu kadını kadar emek verdim', diyemez.
Erkeklerden kurduğumuz ordumuzun hayat kaynaklarını kadınlarımız işletmiştir. Çift süren, tarlayı eken, kağnısı ve kucağındaki yavrusu ile yağmur demeyip, kış demeyip cephenin ihtiyaçlarını taşıyan hep onlar, hep o yüce, o fedakar, o ilahi Anadolu kadını olmuştur. Bundan ötürü hepimiz bu büyük ruhlu ve büyük duygulu kadınlarımızı, şükranla ve minnetle sonsuza kadar aziz ve kutsal bilelim.
Anaların bugünkü evlatlarına vereceği terbiye, eski devirlerdeki gibi basit değildir. Bu sebeple kadınlarımız, erkeklerden daha çok aydın, daha çok feyizli, daha fazla bilgin olmaya mecburdurlar!
Dünyada hiçbir milletin kadını, ‘Ben Anadolu kadınından fazla çalıştım, milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte, Anadolu kadını kadar emek verdim', diyemez.
Erkeklerden kurduğumuz ordumuzun hayat kaynaklarını kadınlarımız işletmiştir. Çift süren, tarlayı eken, kağnısı ve kucağındaki yavrusu ile yağmur demeyip, kış demeyip cephenin ihtiyaçlarını taşıyan hep onlar, hep o yüce, o fedakar, o ilahi Anadolu kadını olmuştur. Bundan ötürü hepimiz bu büyük ruhlu ve büyük duygulu kadınlarımızı, şükranla ve minnetle sonsuza kadar aziz ve kutsal bilelim.
Anaların bugünkü evlatlarına vereceği terbiye, eski devirlerdeki gibi basit değildir. Bu sebeple kadınlarımız, erkeklerden daha çok aydın, daha çok feyizli, daha fazla bilgin olmaya mecburdurlar!