"Sanatkârlarına karşı bu denli şedit, bu kadar acımasız başka bir 'devlet' var mıdır bilmiyorum. Kimisi sosyal adalet duygusuyla sosyalizme gönül vermişti, kimisi İslâm irfanının peşindeydi, kimisi 'ekmeksiz yaşarım hürriyetsiz asla' diyordu, kimisi, memleketini, kadınları ve özgürlüğü çok sevdiğini söylüyordu. Ufukları bu denli dar, bu kadar buyurgan ve farklı düşünenlere karşı alabildiğine hoşgörüsüz başka bir iktidar olmuş mudur bilmiyorum. Geride o kadar çok gözü yaşlı, örselenmiş, yaralanmış ve acı çeken evlat bırakan başka bir 'devlet baba'dan söz edilebilir mi? Oysa bütün bunlar, 'uygar, hürriyetçi, halkçı ve cumhur'dan yana bir toplumsal düzen' uğruna yapılıyordu..."
"Sanatkârlarına karşı bu denli şedit, bu kadar acımasız başka bir 'devlet' var mıdır bilmiyorum. Kimisi sosyal adalet duygusuyla sosyalizme gönül vermişti, kimisi İslâm irfanının peşindeydi, kimisi 'ekmeksiz yaşarım hürriyetsiz asla' diyordu, kimisi, memleketini, kadınları ve özgürlüğü çok sevdiğini söylüyordu. Ufukları bu denli dar, bu kadar buyurgan ve farklı düşünenlere karşı alabildiğine hoşgörüsüz başka bir iktidar olmuş mudur bilmiyorum. Geride o kadar çok gözü yaşlı, örselenmiş, yaralanmış ve acı çeken evlat bırakan başka bir 'devlet baba'dan söz edilebilir mi? Oysa bütün bunlar, 'uygar, hürriyetçi, halkçı ve cumhur'dan yana bir toplumsal düzen' uğruna yapılıyordu..."