Değerler eğitiminin kavramsal olarak geçmişi, ne kadar 20. yüzyıla dayandırılsa da değerlere yönelik çalışmalar insanlık tarihi kadar eskidir. Nitekim insanlık tarihi incelendiğinde farklı adlar altında değere yönelik eğitim çalışmalarının yapıldığı görülmektedir. Temelinde “iyi insan” ve “iyi vatandaş yetiştirme” amacını taşıyan değerler eğitimi, bireyin kendini gerçekleştirmesine ve duyuşsal boyutunu geliştirerek bütüncül gelişimine fırsatlar oluşturmaktadır. Bundan dolayı değerlerin insan ve toplum hayatı için vazgeçilmez olduğu herkes tarafından tartışmasız kabul edilmiştir. Ama değerler eğitimine yönelik farklı görüşler ileri sürülmüştür.
Değerler hiç şüphesiz ailede oluşturulan okulda formal bir şekilde geliştirilen ve toplumda pekiştirilen hatta toplumda ve ailede günlük hayata aktarılan bir yapıdadır. Bu bağlamda değerler eğitimi sürecinde aile, okul ve toplumun önemli bir konuma sahip olduğu söylenebilir. Yalnız, okuldan değerler eğitimi sürecinde diğerlerinden farklı olarak planlı, programlı ve bilimsel metotlara dayalı çalışmalar yürütmesi beklenmektedir. Okullarda değerler eğitimini sadece bir ders veya etkinlik olarak görmek etkili ve verimli bir değerler eğitiminin gerçekleştirilmesini mümkün kılmamaktadır. Okullarda öğretim programlarında değerlere yer verilmekle birlikte derslerde veya ders dışı etkinliklerde değer odaklı çalışmalar yürütülmelidir. Çözüm olarak ise bütüncül değerler eğitimine odaklanan değer odaklı okul anlayışına geçilmelidir. Böylece değerler eğitimi konusunda okul, değer odaklı eğitim merkezine dönüşerek her dersin, etkinliğin ve çalışmanın temelinde değerlere yer verilen bir görünüme kavuşacaktır.
Değer odaklı eğitimler kapsamında çevre eğitimi, medya okuryazarlığı eğitimi, izcilik faaliyetleri, din eğitimi, ahlak eğitimi, vatandaşlık eğitimi, hukuk ve adalet eğitimi, hayat bilgisi eğitimi, sosyal bilgiler eğitimi, karakter eğitimi gibi farklı çalışmalar yürütülebilmektedir. Değer odaklı eğitimler kapsamında okul içi ve okul dışı ortamlar kullanılarak öğrencilerin farklı değerleri kazanmasına yardımcı olunmakla birlikte bütüncül bir şekilde değerleri oluşturmalarına, geliştirmelerine ve pekiştirmelerine imkân sağlanabilir. Böylece erken yaşlardan itibaren öğrencilerin değer okuryazarları olarak yetişmeleri için fırsat verilebilir. Bu eser, değer odaklı eğitim çalışmalarının nasıl ve ne şekilde gerçekleştirilebileceğine ilişkin teorik bilgi ve etkinlik örnekleriyle tüm eğitimci, öğretmen ve öğretmen adaylarına rehberlik etmesi amacıyla hazırlanmıştır. Bu açıdan eserin değerler eğitimi konusunda çalışma yapan tüm eğitimcilere önemli katkılar sağlayacağı düşünülmektedir.
