Darbe kararı nasıl alındı, nasıl uygulamaya kondu? 11 Temmuz olarak belirlenen harekât tarihi neden ertelendi? Mit'in darbelerden haberi var mıydı? Darbe Amerika'nın talimatıyla mı yapıldı? 12 Eylül'deki terör ve anarşi 13 Eylül'de nasıl bıçak gibi kesildi? Tüm bu soruların yanıtının verildiği kitaptan çarpıcı bazı bölümler....
Siyasi Otorite Olayları Durduracak Basireti Gösteremedi...
12 Mart Muhtırası öncesinde olduğu gibi,12 Eylül öncesinde de, Türkiye'de, öğrenci olayları iyice tırmanmıştı. Okullar işgal ediliyor, öğrenciler öldürülüyor, bankalar soyuluyordu. Ülke iç kargaşaya doğru doludizgin sürükleniyordu. Siyasi otorite, ülkenin uçuruma gidişini durduracak basireti göstermekten çok uzaktı. Siyasi partiler, ülkenin huzurunu sağlamaktan çok kendi iktidarları, çıkarları için mücadele ediyordu.
MİT 12 Eylül darbesinin yapılacağını biliyor muydu?
28 yıldır tartışılan bu sır aydınlanıyor. Ruscuklu'nun kitabında ilk kez ortaya çıkan olaya göre,12 Eylül darbesini ilk öğrenen kişi bir sivildi. Hem de bugün Türkiye'nin yakından tanıdığı önemli bir ismin babası. Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Paksüt'ün babası Emin Paksüt darbeyi bizzat Kenan Evren'den öğrenen kişiydi.
Ecevit Partisine hakim değil miydi?
Kahramanmaraş'ta olaylar sürerken 26 Aralık 1978 günü sabaha karşın toplanan Bakanlar Kurulu, saat 07.00'den itibaren 13 ilde sıkıyönetim ilan etmişti.
'Sıkıyönetim kapsamına Diyarbakır niçin alınmadı? ' diye sordu Jandarma Genel Komutanı, Genelkurmay Başkanına.
'Aldıramadım! Olaylardan bir gün sonra, 24 Aralık gecesi Başbakan Ecevit çağırdı. Hariciye Köşkü'ndeymiş, gittim. 'Paşam, dedi. Bazı illerde sıkıyönetim kararı alacağız, ne diyorsunuz? '
Saydı illeri. Baktım Diyarbakır yok. En çok kaynayan yer orası. Orayı neden almadınız dedim. Zor cevap verdi. İçine işlemiş.
'Partinin içinde 70 küsur aşırı muhalif var. Bunu bile grup kararı ile çıkartabildim. Diyarbakır'ı da sıkıyönetim kapsamına alaydım çıkartamazdım. Oy vermezlerdi, ' dedi. Israr etmenin anlamı yoktu, İyi niyetliydi fakat....'
'Ecevit onun için 12 Eylül'den sonra CHP içinde olmadı. Yeni parti kurdu.' (Kenan Evren - 24 Kasım 2007 - görüşmesi) (Arka kapaktan)
Darbe kararı nasıl alındı, nasıl uygulamaya kondu? 11 Temmuz olarak belirlenen harekât tarihi neden ertelendi? Mit'in darbelerden haberi var mıydı? Darbe Amerika'nın talimatıyla mı yapıldı? 12 Eylül'deki terör ve anarşi 13 Eylül'de nasıl bıçak gibi kesildi? Tüm bu soruların yanıtının verildiği kitaptan çarpıcı bazı bölümler....
Siyasi Otorite Olayları Durduracak Basireti Gösteremedi...
12 Mart Muhtırası öncesinde olduğu gibi,12 Eylül öncesinde de, Türkiye'de, öğrenci olayları iyice tırmanmıştı. Okullar işgal ediliyor, öğrenciler öldürülüyor, bankalar soyuluyordu. Ülke iç kargaşaya doğru doludizgin sürükleniyordu. Siyasi otorite, ülkenin uçuruma gidişini durduracak basireti göstermekten çok uzaktı. Siyasi partiler, ülkenin huzurunu sağlamaktan çok kendi iktidarları, çıkarları için mücadele ediyordu.
MİT 12 Eylül darbesinin yapılacağını biliyor muydu?
28 yıldır tartışılan bu sır aydınlanıyor. Ruscuklu'nun kitabında ilk kez ortaya çıkan olaya göre,12 Eylül darbesini ilk öğrenen kişi bir sivildi. Hem de bugün Türkiye'nin yakından tanıdığı önemli bir ismin babası. Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Paksüt'ün babası Emin Paksüt darbeyi bizzat Kenan Evren'den öğrenen kişiydi.
Ecevit Partisine hakim değil miydi?
Kahramanmaraş'ta olaylar sürerken 26 Aralık 1978 günü sabaha karşın toplanan Bakanlar Kurulu, saat 07.00'den itibaren 13 ilde sıkıyönetim ilan etmişti.
'Sıkıyönetim kapsamına Diyarbakır niçin alınmadı? ' diye sordu Jandarma Genel Komutanı, Genelkurmay Başkanına.
'Aldıramadım! Olaylardan bir gün sonra, 24 Aralık gecesi Başbakan Ecevit çağırdı. Hariciye Köşkü'ndeymiş, gittim. 'Paşam, dedi. Bazı illerde sıkıyönetim kararı alacağız, ne diyorsunuz? '
Saydı illeri. Baktım Diyarbakır yok. En çok kaynayan yer orası. Orayı neden almadınız dedim. Zor cevap verdi. İçine işlemiş.
'Partinin içinde 70 küsur aşırı muhalif var. Bunu bile grup kararı ile çıkartabildim. Diyarbakır'ı da sıkıyönetim kapsamına alaydım çıkartamazdım. Oy vermezlerdi, ' dedi. Israr etmenin anlamı yoktu, İyi niyetliydi fakat....'
'Ecevit onun için 12 Eylül'den sonra CHP içinde olmadı. Yeni parti kurdu.' (Kenan Evren - 24 Kasım 2007 - görüşmesi) (Arka kapaktan)