#smrgKİTABEVİ Denizlili Bir Eren Üzüm Dedesi Hüseyin Hulusi Efendi - 2024
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Ofis Yayın Matbaa
Dizi Adı:
ISBN-10:
6256618145
Kargoya Teslim Süresi:
3&6
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
136
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
168,00
Havale/EFT ile:
162,96
Siparişiniz 3&6 iş günü arasında kargoda
1199227659
614398
https://www.simurgkitabevi.com/denizlili-bir-eren-uzum-dedesi-huseyin-hulusi-efendi-2024
Denizlili Bir Eren Üzüm Dedesi Hüseyin Hulusi Efendi - 2024 #smrgKİTABEVİ
168.00
MahallÎ değerlerimiz ve şahsiyetlerimiz kültür tarihimiz açısından fevkalâde önemlidir. Önemlidir zira halk irfânı onlarla beslenip gelişir. Onlar millî kültürümüzü besleyen kılcal damarlar gibidir. Mahallî klasikleri yok farzeder ve günyüzüne çıkarmak için emek harcamazsak kültürümüz çoraklaşır. Denizli'de yaşamış olan Üzüm Dedesi Hulûsî Efendi ( 1839-1909) de memleketimizin manâ göğünü süsleyen yıldızlarımızdan, irfânî değerlerimizden biridir.
İzmir'in Bayındır ilçesinde dünyaya gelen Hüseyin Efendi'nin bir film senaryosunu aratmayacak nitelikte olan renkli ve dramatik hayatı, Denizli'de dönemin kâmil insanlarından biri olan Hacı Hasan Feyzi Efendi'ye ulaştığı tarihte sükûna erer. Yûnus Emre, ‘‘Sevdiğimi demez isem, sevmek derdi beni boğar'' diyor. İnsanın içine sığmayan duygular, topraktan fışkıran yeraltı suları gibi kendini dışa vurur.Üzüm Dedesi Hulûsî Efendi için de geçerlidir bu!
Bizim Üzüm Dedesi Hulûsî Efendi'nin siir defteriyle olan mâcerâmız 1976 senesinde lisede okuduğumuz yıllara kadar uzanır. Elimizdeki eserde, bu âşık ve ârifin aslında istinsah ettiğimiz defterinden alınan altmış yedi nefesi bulunmaktadır.
İzmir'in Bayındır ilçesinde dünyaya gelen Hüseyin Efendi'nin bir film senaryosunu aratmayacak nitelikte olan renkli ve dramatik hayatı, Denizli'de dönemin kâmil insanlarından biri olan Hacı Hasan Feyzi Efendi'ye ulaştığı tarihte sükûna erer. Yûnus Emre, ‘‘Sevdiğimi demez isem, sevmek derdi beni boğar'' diyor. İnsanın içine sığmayan duygular, topraktan fışkıran yeraltı suları gibi kendini dışa vurur.Üzüm Dedesi Hulûsî Efendi için de geçerlidir bu!
Bizim Üzüm Dedesi Hulûsî Efendi'nin siir defteriyle olan mâcerâmız 1976 senesinde lisede okuduğumuz yıllara kadar uzanır. Elimizdeki eserde, bu âşık ve ârifin aslında istinsah ettiğimiz defterinden alınan altmış yedi nefesi bulunmaktadır.
MahallÎ değerlerimiz ve şahsiyetlerimiz kültür tarihimiz açısından fevkalâde önemlidir. Önemlidir zira halk irfânı onlarla beslenip gelişir. Onlar millî kültürümüzü besleyen kılcal damarlar gibidir. Mahallî klasikleri yok farzeder ve günyüzüne çıkarmak için emek harcamazsak kültürümüz çoraklaşır. Denizli'de yaşamış olan Üzüm Dedesi Hulûsî Efendi ( 1839-1909) de memleketimizin manâ göğünü süsleyen yıldızlarımızdan, irfânî değerlerimizden biridir.
İzmir'in Bayındır ilçesinde dünyaya gelen Hüseyin Efendi'nin bir film senaryosunu aratmayacak nitelikte olan renkli ve dramatik hayatı, Denizli'de dönemin kâmil insanlarından biri olan Hacı Hasan Feyzi Efendi'ye ulaştığı tarihte sükûna erer. Yûnus Emre, ‘‘Sevdiğimi demez isem, sevmek derdi beni boğar'' diyor. İnsanın içine sığmayan duygular, topraktan fışkıran yeraltı suları gibi kendini dışa vurur.Üzüm Dedesi Hulûsî Efendi için de geçerlidir bu!
Bizim Üzüm Dedesi Hulûsî Efendi'nin siir defteriyle olan mâcerâmız 1976 senesinde lisede okuduğumuz yıllara kadar uzanır. Elimizdeki eserde, bu âşık ve ârifin aslında istinsah ettiğimiz defterinden alınan altmış yedi nefesi bulunmaktadır.
İzmir'in Bayındır ilçesinde dünyaya gelen Hüseyin Efendi'nin bir film senaryosunu aratmayacak nitelikte olan renkli ve dramatik hayatı, Denizli'de dönemin kâmil insanlarından biri olan Hacı Hasan Feyzi Efendi'ye ulaştığı tarihte sükûna erer. Yûnus Emre, ‘‘Sevdiğimi demez isem, sevmek derdi beni boğar'' diyor. İnsanın içine sığmayan duygular, topraktan fışkıran yeraltı suları gibi kendini dışa vurur.Üzüm Dedesi Hulûsî Efendi için de geçerlidir bu!
Bizim Üzüm Dedesi Hulûsî Efendi'nin siir defteriyle olan mâcerâmız 1976 senesinde lisede okuduğumuz yıllara kadar uzanır. Elimizdeki eserde, bu âşık ve ârifin aslında istinsah ettiğimiz defterinden alınan altmış yedi nefesi bulunmaktadır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.