Din ilk ortaya çıktığı andan itibaren ideolojik ve siyasal işlevler üstlendi. İnanan insan için bu dünyayı anlamsızlaştırırken, egemenler için bu dünyadan anlam çıkarmanın aracı oldu. Din ezilen insanın bu dünyada bulamadığı anlam için öte dünya inancı, Tanrısal bir anlam üretti. Tanrıyı erişilemez, dokunulamaz, bilinemez vasıflarla donattı. Tanrıyı ve dinsel dogmaları sorgulanmaz derecesinde kutsadı. Sorgulayanları cezalandırdı.
Din ilk ortaya çıktığı andan itibaren ideolojik ve siyasal işlevler üstlendi. İnanan insan için bu dünyayı anlamsızlaştırırken, egemenler için bu dünyadan anlam çıkarmanın aracı oldu. Din ezilen insanın bu dünyada bulamadığı anlam için öte dünya inancı, Tanrısal bir anlam üretti. Tanrıyı erişilemez, dokunulamaz, bilinemez vasıflarla donattı. Tanrıyı ve dinsel dogmaları sorgulanmaz derecesinde kutsadı. Sorgulayanları cezalandırdı.