Bütün bir çember yalan da olsa her şeydir, kırık bir çemberse doğru da olsa hiçbir şey. Yeryüzündeki en yüksek davranış bütünlük sağlayıcı davranıştır. Çünkü ancak bütün olan varoluşa meydan verir. İnsan için bütünlük sağlayıcı davranış da şüphesiz ortaklık yaratan davranıştır. Çünkü bütünlüğe hizmet etmek iddiasındaki tekil bir davranış, ortaklık sağlamadan tekyönlü bağlar oluşturarak bu iddiasını gerçek kılamaz. Örneğin halkının iyiliğini düşünen ama bu iyiliği karşılıklı ve eşit ilişkiler üzerinden değil de sadece başkaları için kendi yaptıkları üzerinden gerçekleştirme tutkusu taşıyan ve ortaklık yaratmadan tebaasını pasif alıcılar olarak bırakan bir kralın yönettiği ülke, sahici bütün oluşturamadığı için dayanıklı olmaktan uzak kalır. Buna karşılık örgütlü ve aktif yurttaşlara sahip, demokrat bir liderin yönetimindeki her ülke, ortak üyelere sahip sahici bir bütün olduğu için uzun süre ayakta kalır. Dolayısıyla içinde ortaklık taşıyan bütünlükler insanın sığınabileceği yüksek, sahici ve nispeten kalıcı yapılardır. İnsan için ortaklık kurmada başvurabileceği hangi araçlar vardır diye soracak olursak şunu söyleyebiliriz: En sahici ortaklık araçları duygu ve sonrasında dildir. Dil duygunun bir üst hâli, duygu da duyunun bir üst hâlidir. Aslında duygu bir çeşit duyudur fakat kategorik olarak sıcak, soğuk duyusu gibi duyulardan elbette farklıdır.
Ahlak son kertede bir bütünlük içinde yer alacak olan en geniş ortaklığa izin veren davranışlar toplamıdır; o yüzden şöyle denilmesi uygundur: Öyle davran ki kendi içindeki bütünlük bozulmadan bütün bir yeryüzü ortak olsun. “Kendi içindeki bütünlük bozulmadan” demek ihtiyacı duyuyoruz çünkü bazen insan kendi dışındaki ortaklıkları beslemek için kendi içindeki bütünlüğü helak eder. - Tahir Musa Ceylan