#smrgKİTABEVİ Doğaüstü Varlıklar ve Anlatılar Üzerine İncelemeler - 2024

Editör:
Altuğ Ortakcı
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Ofis 2005 Fotokopi
Dizi Adı:
ISBN-10:
6256321229
Kargoya Teslim Süresi:
4&6
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199233789
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
213
Basım Yeri:
Çanakkale
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
225,00
Havale/EFT ile: 218,25
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199233789
620721
Doğaüstü Varlıklar ve Anlatılar Üzerine İncelemeler -        2024
Doğaüstü Varlıklar ve Anlatılar Üzerine İncelemeler - 2024 #smrgKİTABEVİ
225.00
En ilkel insandan itibaren kendini ifade etme ihtiyacı, zamanla dillerin ortaya çıkışıyla ilk anlatmaları ortaya çıkardı. İkinci aşamada, avlanma gibi maceraları, çevresindekilere beden dilini de katarak anlatıp hikâye etme isteği; mit, destan, efsane, masal, halk hikâyeleri gibi adlandırabileceğimiz anlatma esasına dayalı metinlerin ilk örneklerini meydana getirdi. Önce sözlü gelenekte yaşayan, sonra yazıya geçirilerek sürdürülen bu anlatmalar, Batıda romans, pikaresk, novella, öykü ve roman şeklinde çeşitlenerek gelişti, değişti. Geçen yüzyıllar içinde, insanın kendisiyle ve çevresiyle olan mücadelesi edebî metinlere yansımaya devam etti. Özellikle, modern anlatı türleri içinde en yenisi sayılan roman ve öykü toplumsal yapıdaki değişmelerle eş zamanlı olarak hızlı bir gelişme gösterdi ve bugünkü konumuyla çok daha eski olan türlerin önüne geçti. Bu yükseliş çizgisinde roman ve öykü bağlamındaki anlatma esasına dayalı metinlerin teknik ve içerik açısından gelişimi; eserlerin incelenmesi, sınıflandırılması ve tahlil edilmesini de beraberinde getirdi. Roman incelemesinin teorik temelleri ve uygulamaları üzerine bilimsel çalışmaların yapılması bu anlamda türlere bakış açısını çok daha ciddi ve sistemli bir biçimde ele alıp değerlendirmeyi sağladığı gibi ayrı bir çalışma alanının da doğmasına vesile oldu. Roman teorisi, bugün tüm dünyada kabul görmüş ayrı bir disiplindir. Bu çalışma alanı, sadece romanla sınırlı kalmayıp benzer biçimdeki anlatma esasına dayalı metinlerin tamamını kapsayacak kadar genişlemiş durumdadır. Nitekim, Türk Dili ve Edebiyatı sahasında çalışanların Batı literatürünü takip etmeleri ve yazdıkları makale, bildiri, proje, kitap ve benzeri çalışmalarında mutlaka bilimsel ve teorik zemini esas almaları bir zarurettir. Aksi takdirde, eser incelemesi o metni özetlemekten öteye geçemez ve bilimsel anlamda hiçbir katkı sağlamaz.
En ilkel insandan itibaren kendini ifade etme ihtiyacı, zamanla dillerin ortaya çıkışıyla ilk anlatmaları ortaya çıkardı. İkinci aşamada, avlanma gibi maceraları, çevresindekilere beden dilini de katarak anlatıp hikâye etme isteği; mit, destan, efsane, masal, halk hikâyeleri gibi adlandırabileceğimiz anlatma esasına dayalı metinlerin ilk örneklerini meydana getirdi. Önce sözlü gelenekte yaşayan, sonra yazıya geçirilerek sürdürülen bu anlatmalar, Batıda romans, pikaresk, novella, öykü ve roman şeklinde çeşitlenerek gelişti, değişti. Geçen yüzyıllar içinde, insanın kendisiyle ve çevresiyle olan mücadelesi edebî metinlere yansımaya devam etti. Özellikle, modern anlatı türleri içinde en yenisi sayılan roman ve öykü toplumsal yapıdaki değişmelerle eş zamanlı olarak hızlı bir gelişme gösterdi ve bugünkü konumuyla çok daha eski olan türlerin önüne geçti. Bu yükseliş çizgisinde roman ve öykü bağlamındaki anlatma esasına dayalı metinlerin teknik ve içerik açısından gelişimi; eserlerin incelenmesi, sınıflandırılması ve tahlil edilmesini de beraberinde getirdi. Roman incelemesinin teorik temelleri ve uygulamaları üzerine bilimsel çalışmaların yapılması bu anlamda türlere bakış açısını çok daha ciddi ve sistemli bir biçimde ele alıp değerlendirmeyi sağladığı gibi ayrı bir çalışma alanının da doğmasına vesile oldu. Roman teorisi, bugün tüm dünyada kabul görmüş ayrı bir disiplindir. Bu çalışma alanı, sadece romanla sınırlı kalmayıp benzer biçimdeki anlatma esasına dayalı metinlerin tamamını kapsayacak kadar genişlemiş durumdadır. Nitekim, Türk Dili ve Edebiyatı sahasında çalışanların Batı literatürünü takip etmeleri ve yazdıkları makale, bildiri, proje, kitap ve benzeri çalışmalarında mutlaka bilimsel ve teorik zemini esas almaları bir zarurettir. Aksi takdirde, eser incelemesi o metni özetlemekten öteye geçemez ve bilimsel anlamda hiçbir katkı sağlamaz.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat