#smrgSAHAF Doğu Avrupa'nın Uygarlığına ve Yerleşmesine Türklerin Katkıları - 1987

Basıldığı Matbaa:
Met - Er Matbaası
Stok Kodu:
1199024817
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
125 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
1987
Çeviren:
Nihal Önol
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199024817
410913
Doğu Avrupa'nın Uygarlığına ve Yerleşmesine Türklerin Katkıları -        1987
Doğu Avrupa'nın Uygarlığına ve Yerleşmesine Türklerin Katkıları - 1987 #smrgSAHAF
0.00
Gördüğümüz gibi, Osmanlı-Türkleri Balkanlara girmeden çok önce, yarımadada, pek çok Türk kavmi yerleşmiş bulunmaktaydı; bu topluluklar ta Attila zamanından beri bu yörelere gelmişler ve gerek kendi hanlarının egemenliğinde, gerekse yabancı prenslerin müttefikleri olarak yurdlanmışlardı.

Tam anlamıyla ulusal bilinç henüz oluşmamıştı. Türk topluluklarının şu veya bu davaya hizmet etmesinde, şu veya bu yandan çıkmasında şaşılacak hiçbir şey yoktu. Bu olay Asya'da Türklerle Moğollar arasında, veya Türklerle Persler arasında öyle sık yenilenmişti ki, o dönemde uygarlık aşaması birbirine oldukça yakın bulunan Türklerle Slavlar arasında yinelenmesi büyük olasılıktı. O dönemde Sırp, Macar veya Bulgar topluluklarından söz ederken bugün bu toplulukların tüm Slav, Macar veya Türk-Bulgar dili konuşan savaşçılardan oluştuğuna inanma eğilimi vardır.

Bunun gibi, ilk Osmanlı ordularında her ulustan, her dinden alaylar sultanların hesabına savaş alanına girmiş, Ankara Savaşı'na ve Sırbistan'dan ve Bulgaristan'dan gelme Hıristiyan müttefiklerin de katıldığı İstanbul'un fethine değin bu böyle sürüp gitmiştir. (Kitaptan)

Gördüğümüz gibi, Osmanlı-Türkleri Balkanlara girmeden çok önce, yarımadada, pek çok Türk kavmi yerleşmiş bulunmaktaydı; bu topluluklar ta Attila zamanından beri bu yörelere gelmişler ve gerek kendi hanlarının egemenliğinde, gerekse yabancı prenslerin müttefikleri olarak yurdlanmışlardı.

Tam anlamıyla ulusal bilinç henüz oluşmamıştı. Türk topluluklarının şu veya bu davaya hizmet etmesinde, şu veya bu yandan çıkmasında şaşılacak hiçbir şey yoktu. Bu olay Asya'da Türklerle Moğollar arasında, veya Türklerle Persler arasında öyle sık yenilenmişti ki, o dönemde uygarlık aşaması birbirine oldukça yakın bulunan Türklerle Slavlar arasında yinelenmesi büyük olasılıktı. O dönemde Sırp, Macar veya Bulgar topluluklarından söz ederken bugün bu toplulukların tüm Slav, Macar veya Türk-Bulgar dili konuşan savaşçılardan oluştuğuna inanma eğilimi vardır.

Bunun gibi, ilk Osmanlı ordularında her ulustan, her dinden alaylar sultanların hesabına savaş alanına girmiş, Ankara Savaşı'na ve Sırbistan'dan ve Bulgaristan'dan gelme Hıristiyan müttefiklerin de katıldığı İstanbul'un fethine değin bu böyle sürüp gitmiştir. (Kitaptan)

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat