Geç Osmanlı ile erken Cumhuriyet döneminde geçen hikâyelerle, gülünç durumları sözcüklere aktarmakta usta bir yazarın gözlem gücüne tanık oluyoruz. Hikâyelerde yarattığı birbirinden farklı, renkli ve bir o kadar da gerçek tiplerle bir dönemin havasını solumamızı sağlıyor.
Beş altı sene evvel fakir bir adam olan Feyzullah birdenbire zengin oluvermişti. Bu servetin nereden geldiğini kimse bilmiyordu. Vaktiyle ekmeğine güç katık bulabilen bu adamın sofrasında misafirler ağırlanmaya başlamıştı... Efendi, arabasız yere basmıyordu.
Geç Osmanlı ile erken Cumhuriyet döneminde geçen hikâyelerle, gülünç durumları sözcüklere aktarmakta usta bir yazarın gözlem gücüne tanık oluyoruz. Hikâyelerde yarattığı birbirinden farklı, renkli ve bir o kadar da gerçek tiplerle bir dönemin havasını solumamızı sağlıyor.
Beş altı sene evvel fakir bir adam olan Feyzullah birdenbire zengin oluvermişti. Bu servetin nereden geldiğini kimse bilmiyordu. Vaktiyle ekmeğine güç katık bulabilen bu adamın sofrasında misafirler ağırlanmaya başlamıştı... Efendi, arabasız yere basmıyordu.