#smrgKİTABEVİ Ekolojik Tasarım Kuramı Cilt 1: İnsanın Yolculuğu - Göreceli İlkeler Bütünü - 2024

Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Pasifik Ofset
Dizi Adı:
Ekoloji Kitaplığı - Referans Kitap
ISBN-10:
6256813489
Kargoya Teslim Süresi:
3&6
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199223438
Boyut:
20x25
Sayfa Sayısı:
272
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024
Resimleyen:
Kübra Köprülüoğlu Aşanlı
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
indirimli
173,60
Havale/EFT ile: 168,39
Siparişiniz 3&6 iş günü arasında kargoda
1199223438
609790
Ekolojik Tasarım Kuramı Cilt 1: İnsanın Yolculuğu - Göreceli İlkeler Bütünü -        2024
Ekolojik Tasarım Kuramı Cilt 1: İnsanın Yolculuğu - Göreceli İlkeler Bütünü - 2024 #smrgKİTABEVİ
173.60
Gökyüzü yerine 2.5 metrelik bir tavana bakmak, dört adım sonra evin diğer ucuna ulaşıp geri dönmek zorunda kalmak, bir pencereden gelen ışık ile aydınlanmak, tüm bir ömrü aynı koltuk üzerinde geçirmek canlı doğasına aykırıdır. Biz bu aykırılığı önce kendimiz reddederek, türlü bahaneler ve gerekçeler ile tüm insanlığı kandırmayı başardık. Sonrasında da tüm yaşamı bu inanç doğrultusunda değiştirmeye ve dönüştürmeye kalktık.

Kendine acımasız olan canlılar olarak bir başkasına merhametli olmamız da düşünülemezdi. Sadece gıda olarak adlandırdığımız canlıları, apartman daireleri gibi besi çiftliklerine kapattık, bitkileri topraktan koparttık, yapay vitamin ve minerallerle su içinde yaşamaya zorlanan nebatatları gıda saydık. Kendimize kullandığımız antibiyotikler gibi tüm bu canlılara da kimyasal ilaçlar verdik. Hapsolmuş, zehirlenmiş, yaşam alanlarından koparılmış fiziksel ve ruhsal olarak hastalanmış canlılardan beslenerek var olmaya çalışan insanlar olarak kendimizden, inşa ettiğimiz duvarlar arasında, barışçıl, özgür düşünceye sahip, açık fikirli bir yaşam yaşamasını bekledik. Şimdilerde ise bu beklentilerimizi ekolojik kaygılar ile pekiştiriyoruz.

Ekolojik tasarım kaygısı bütüncül bir yaşam kaygısıdır. Çünkü ekoloji, parçalara ayırabileceğimiz bir oyun hamuru değildir. Biz bunu kısımlara ayırıp, uzmanlıklarla bölmeye başladığımızda kendimizi kandırmaya da başlarız. Yapılacak tasarım dünya için yapılmak zorundadır. Zaten insan için yapılan bir işin dünyadan ayrılması son derece sapkıncadır.

Bu bizim dünya dışı veya dünya üstün varlıklar olduğumuzu düşünmemize benzer. Sanki kaynak olarak kullandığımız bir gezegene gelen varlıklar gibi davranmamız bu gezegende herhangi bir sorunu çözmez. Siz bir yaşam alanı tasarlamak için yola çıkıp, yaşamdan insanı ayıklayıp, diğer canlıları yok saydığınızda, ancak günümüz şehirlerine ulaşabilirsiniz. Bu şehirlerin hali ise ortada... Bizler için asıl yaşam dünyadadır, dünyanın kendisidir ve bu yaşamın sürmesi tüm aile bireylerine bağlıdır.

Ekolojik tasarım konusunda kendimize bir soruyu yeniden sormamız gerekir; "Ekolojik tasarım kimin içindir?" Odak noktasına bir başına insanı koyduğunuz hiçbir tasarım biçimi ekoloji ile bağdaşmaz. Malzeme, teknik, coğrafya farketmeksizin doğru mesajı veremez, dengeli bir enerjiye sahip olamaz. Dolayısı ile de talep edeni tatmin etmez, var olma amacını gerçekleştirmez.

YAZAR Hüseyin Melih Aşanlı İstanbul'da doğdu. Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nden mezun oldu. Sahne sanatları ve tasarımı çalışmaları, akademi eğitimi sırasında, eski eserler ve heykel konularını da içermeye başladı. Tasarım, malzeme ve sanat konuları üzerine eğilerek neredeyse tüm çalışmalarını bu çerçevede toparladı. Öğrencilik döneminden itibaren geleneksel teknikler ile dekorasyon çalışmaları yaptı. Yalı, cami, kilise gibi eski eserlerin restorasyonlarında çalıştı. Çeşitli firma ve kişiler için heykel, mobilya, aksesuar gibi ürünler tasarladı ve üretti. Kaybolan doğal varlıklar ve doğa sporları üzerine çalışmalar içinde yer aldı.

Anadolu'nun tarihî yolları, kültür varlıkları araştırmalarında görev aldı. Kendi gibi tasarımcı olan Kübra Köprülüoğlu ile evlendi. Birlikte Türkiye'nin ilk dağ başında, orman ortasında yer alan tasarım stüdyosunu kurdular.

Tasarım, yaratıcılık, gelenek, kültür ve ekoloji başlıkları altında çalışmalar sürdürmekte, üniversiteler, vakıflar, kamu kurum ve kuruluşlarına çeşitli eğitimler vermekte; konferans ve söyleşilerde yer almaktadır. Kazdağları'nda oluşturdukları okul girişiminde teorik ve uygulamalı arazi eğitimleri düzenlemekte, ekolojik tasarım ve sanat ile alakalı eğitimler vermektedir.

Melih Aşanlı Türkiye'de yazılmış ekolojik mimari konusundaki ilk kitabı olan Geleneksel Yapı Teknikleri, ardından da atölyecilik ve ustalıkları anlattığı Benim Atölyelerim adlı kitapları yazdı. Yazarın Kazdağları Öyküleri adında bir de öykü kitabı bulunmaktadır. Hâlen kırsalda yaşamakta ve ekolojik tasarım alanında çalışmalarına devam etmektedir.
Gökyüzü yerine 2.5 metrelik bir tavana bakmak, dört adım sonra evin diğer ucuna ulaşıp geri dönmek zorunda kalmak, bir pencereden gelen ışık ile aydınlanmak, tüm bir ömrü aynı koltuk üzerinde geçirmek canlı doğasına aykırıdır. Biz bu aykırılığı önce kendimiz reddederek, türlü bahaneler ve gerekçeler ile tüm insanlığı kandırmayı başardık. Sonrasında da tüm yaşamı bu inanç doğrultusunda değiştirmeye ve dönüştürmeye kalktık.

Kendine acımasız olan canlılar olarak bir başkasına merhametli olmamız da düşünülemezdi. Sadece gıda olarak adlandırdığımız canlıları, apartman daireleri gibi besi çiftliklerine kapattık, bitkileri topraktan koparttık, yapay vitamin ve minerallerle su içinde yaşamaya zorlanan nebatatları gıda saydık. Kendimize kullandığımız antibiyotikler gibi tüm bu canlılara da kimyasal ilaçlar verdik. Hapsolmuş, zehirlenmiş, yaşam alanlarından koparılmış fiziksel ve ruhsal olarak hastalanmış canlılardan beslenerek var olmaya çalışan insanlar olarak kendimizden, inşa ettiğimiz duvarlar arasında, barışçıl, özgür düşünceye sahip, açık fikirli bir yaşam yaşamasını bekledik. Şimdilerde ise bu beklentilerimizi ekolojik kaygılar ile pekiştiriyoruz.

Ekolojik tasarım kaygısı bütüncül bir yaşam kaygısıdır. Çünkü ekoloji, parçalara ayırabileceğimiz bir oyun hamuru değildir. Biz bunu kısımlara ayırıp, uzmanlıklarla bölmeye başladığımızda kendimizi kandırmaya da başlarız. Yapılacak tasarım dünya için yapılmak zorundadır. Zaten insan için yapılan bir işin dünyadan ayrılması son derece sapkıncadır.

Bu bizim dünya dışı veya dünya üstün varlıklar olduğumuzu düşünmemize benzer. Sanki kaynak olarak kullandığımız bir gezegene gelen varlıklar gibi davranmamız bu gezegende herhangi bir sorunu çözmez. Siz bir yaşam alanı tasarlamak için yola çıkıp, yaşamdan insanı ayıklayıp, diğer canlıları yok saydığınızda, ancak günümüz şehirlerine ulaşabilirsiniz. Bu şehirlerin hali ise ortada... Bizler için asıl yaşam dünyadadır, dünyanın kendisidir ve bu yaşamın sürmesi tüm aile bireylerine bağlıdır.

Ekolojik tasarım konusunda kendimize bir soruyu yeniden sormamız gerekir; "Ekolojik tasarım kimin içindir?" Odak noktasına bir başına insanı koyduğunuz hiçbir tasarım biçimi ekoloji ile bağdaşmaz. Malzeme, teknik, coğrafya farketmeksizin doğru mesajı veremez, dengeli bir enerjiye sahip olamaz. Dolayısı ile de talep edeni tatmin etmez, var olma amacını gerçekleştirmez.

YAZAR Hüseyin Melih Aşanlı İstanbul'da doğdu. Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nden mezun oldu. Sahne sanatları ve tasarımı çalışmaları, akademi eğitimi sırasında, eski eserler ve heykel konularını da içermeye başladı. Tasarım, malzeme ve sanat konuları üzerine eğilerek neredeyse tüm çalışmalarını bu çerçevede toparladı. Öğrencilik döneminden itibaren geleneksel teknikler ile dekorasyon çalışmaları yaptı. Yalı, cami, kilise gibi eski eserlerin restorasyonlarında çalıştı. Çeşitli firma ve kişiler için heykel, mobilya, aksesuar gibi ürünler tasarladı ve üretti. Kaybolan doğal varlıklar ve doğa sporları üzerine çalışmalar içinde yer aldı.

Anadolu'nun tarihî yolları, kültür varlıkları araştırmalarında görev aldı. Kendi gibi tasarımcı olan Kübra Köprülüoğlu ile evlendi. Birlikte Türkiye'nin ilk dağ başında, orman ortasında yer alan tasarım stüdyosunu kurdular.

Tasarım, yaratıcılık, gelenek, kültür ve ekoloji başlıkları altında çalışmalar sürdürmekte, üniversiteler, vakıflar, kamu kurum ve kuruluşlarına çeşitli eğitimler vermekte; konferans ve söyleşilerde yer almaktadır. Kazdağları'nda oluşturdukları okul girişiminde teorik ve uygulamalı arazi eğitimleri düzenlemekte, ekolojik tasarım ve sanat ile alakalı eğitimler vermektedir.

Melih Aşanlı Türkiye'de yazılmış ekolojik mimari konusundaki ilk kitabı olan Geleneksel Yapı Teknikleri, ardından da atölyecilik ve ustalıkları anlattığı Benim Atölyelerim adlı kitapları yazdı. Yazarın Kazdağları Öyküleri adında bir de öykü kitabı bulunmaktadır. Hâlen kırsalda yaşamakta ve ekolojik tasarım alanında çalışmalarına devam etmektedir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat