#smrgKİTABEVİ Esir Şehirlerin Eserleri: Anadolu'nun İşgalinde Eski Eser Kaçakçılığı (1918 - 1923) - 2024
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
6256774964
Kargoya Teslim Süresi:
3&6
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
288
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
136,50
Havale/EFT ile:
132,41
Siparişiniz 3&6 iş günü arasında kargoda
1199228669
615564
https://www.simurgkitabevi.com/esir-sehirlerin-eserleri-anadolunun-isgalinde-eski-eser-kacakciligi-1918-1923-2024
Esir Şehirlerin Eserleri: Anadolu'nun İşgalinde Eski Eser Kaçakçılığı (1918 - 1923) - 2024 #smrgKİTABEVİ
136.50
İşgal Yıllarında Eski Eser Kaçakçılığı
30 Ekim 1918 tarihinde imzalanan Mondros Mütarekesi'nden sonra Osmanlı topraklarında işgaller başladı. Ancak bu işgallerin pek bilinmeyen ve çok üzerinde durulmayan bir yanı daha var; “eski eser kaçakçılığı”.
Osmanlı Devleti topraklarındaki işgaller sırasında Yunanlar, Fransızlar, İngilizler, Amerikalılar ve İtalyanlar, yoğun bir şekilde tarihî eser kaçaklığı yaptılar. Çanakkale, Antalya, İstanbul, Adana, İzmir, Aydın, Bodrum, Antep, Isparta, Konya gibi neredeyse işgal edilen bütün şehirlerde tarihî eser arama çalışmaları yapıldı ve kaçak arkeolojik kazılarda elde edilen eserler, birer savaş esiri gibi ait oldukları topraklardan koparılıp işgalci devletlerin merkezlerine taşındı.
Elinizdeki kitap 1918-1923 yılları arasında Osmanlı Devleti topraklarındaki eski eser kaçakçılığını incelerken şu soruların da cevabını aramaktadır:
Osmanlı Devleti'nde müzecilik faaliyetleri ne zaman başladı?
İşgal kuvvetleri hangi eserleri, nasıl kaçırdı?
Kaçırılan bu eserler günümüzde dünyanın hangi müzelerinde ya da özel koleksiyonlarındadır?
Eski eser kaçakçılığı için hangi arkeolojik kazılar yapıldı?
İşgal kuvvetleri arkeolojiyi işgal politikalarının bir parçası olarak mı gördü?
Arkeolojik kazılar, işgallere meşru bir zemin oluşturmak için kullanıldı mı?
Osmanlı Devleti ve 1920'den sonra da Büyük Millet Meclisi Hükümeti eski eser kaçakçılığını önlemek için ne gibi faaliyetler yürüttü?
Bürokrat olarak yurtdışına kaçırılan eserlerin Türkiye'ye getirilmesi konusunda da görev yapmış olan Dr. Yahya Coşkun, yalnızca bu konuya eğilen bu kapsamdaki ilk çalışma olma özelliğini taşıyan “Esir Şehirlerin Eserleri: Anadolu'nun İşgalinde Eski Eser Kaçakçılığı (1918-1923)” kitabında ilk kez yayımlanan belgelerle Osmanlı Devleti'nin son döneminde müzeciliği, arkeolojik kazıları, eski eserlerle ilgili çalışmaları ve tabii kaçakçılık faaliyetlerini de gözler önüne seriyor.
30 Ekim 1918 tarihinde imzalanan Mondros Mütarekesi'nden sonra Osmanlı topraklarında işgaller başladı. Ancak bu işgallerin pek bilinmeyen ve çok üzerinde durulmayan bir yanı daha var; “eski eser kaçakçılığı”.
Osmanlı Devleti topraklarındaki işgaller sırasında Yunanlar, Fransızlar, İngilizler, Amerikalılar ve İtalyanlar, yoğun bir şekilde tarihî eser kaçaklığı yaptılar. Çanakkale, Antalya, İstanbul, Adana, İzmir, Aydın, Bodrum, Antep, Isparta, Konya gibi neredeyse işgal edilen bütün şehirlerde tarihî eser arama çalışmaları yapıldı ve kaçak arkeolojik kazılarda elde edilen eserler, birer savaş esiri gibi ait oldukları topraklardan koparılıp işgalci devletlerin merkezlerine taşındı.
Elinizdeki kitap 1918-1923 yılları arasında Osmanlı Devleti topraklarındaki eski eser kaçakçılığını incelerken şu soruların da cevabını aramaktadır:
Osmanlı Devleti'nde müzecilik faaliyetleri ne zaman başladı?
İşgal kuvvetleri hangi eserleri, nasıl kaçırdı?
Kaçırılan bu eserler günümüzde dünyanın hangi müzelerinde ya da özel koleksiyonlarındadır?
Eski eser kaçakçılığı için hangi arkeolojik kazılar yapıldı?
İşgal kuvvetleri arkeolojiyi işgal politikalarının bir parçası olarak mı gördü?
Arkeolojik kazılar, işgallere meşru bir zemin oluşturmak için kullanıldı mı?
Osmanlı Devleti ve 1920'den sonra da Büyük Millet Meclisi Hükümeti eski eser kaçakçılığını önlemek için ne gibi faaliyetler yürüttü?
Bürokrat olarak yurtdışına kaçırılan eserlerin Türkiye'ye getirilmesi konusunda da görev yapmış olan Dr. Yahya Coşkun, yalnızca bu konuya eğilen bu kapsamdaki ilk çalışma olma özelliğini taşıyan “Esir Şehirlerin Eserleri: Anadolu'nun İşgalinde Eski Eser Kaçakçılığı (1918-1923)” kitabında ilk kez yayımlanan belgelerle Osmanlı Devleti'nin son döneminde müzeciliği, arkeolojik kazıları, eski eserlerle ilgili çalışmaları ve tabii kaçakçılık faaliyetlerini de gözler önüne seriyor.
İşgal Yıllarında Eski Eser Kaçakçılığı
30 Ekim 1918 tarihinde imzalanan Mondros Mütarekesi'nden sonra Osmanlı topraklarında işgaller başladı. Ancak bu işgallerin pek bilinmeyen ve çok üzerinde durulmayan bir yanı daha var; “eski eser kaçakçılığı”.
Osmanlı Devleti topraklarındaki işgaller sırasında Yunanlar, Fransızlar, İngilizler, Amerikalılar ve İtalyanlar, yoğun bir şekilde tarihî eser kaçaklığı yaptılar. Çanakkale, Antalya, İstanbul, Adana, İzmir, Aydın, Bodrum, Antep, Isparta, Konya gibi neredeyse işgal edilen bütün şehirlerde tarihî eser arama çalışmaları yapıldı ve kaçak arkeolojik kazılarda elde edilen eserler, birer savaş esiri gibi ait oldukları topraklardan koparılıp işgalci devletlerin merkezlerine taşındı.
Elinizdeki kitap 1918-1923 yılları arasında Osmanlı Devleti topraklarındaki eski eser kaçakçılığını incelerken şu soruların da cevabını aramaktadır:
Osmanlı Devleti'nde müzecilik faaliyetleri ne zaman başladı?
İşgal kuvvetleri hangi eserleri, nasıl kaçırdı?
Kaçırılan bu eserler günümüzde dünyanın hangi müzelerinde ya da özel koleksiyonlarındadır?
Eski eser kaçakçılığı için hangi arkeolojik kazılar yapıldı?
İşgal kuvvetleri arkeolojiyi işgal politikalarının bir parçası olarak mı gördü?
Arkeolojik kazılar, işgallere meşru bir zemin oluşturmak için kullanıldı mı?
Osmanlı Devleti ve 1920'den sonra da Büyük Millet Meclisi Hükümeti eski eser kaçakçılığını önlemek için ne gibi faaliyetler yürüttü?
Bürokrat olarak yurtdışına kaçırılan eserlerin Türkiye'ye getirilmesi konusunda da görev yapmış olan Dr. Yahya Coşkun, yalnızca bu konuya eğilen bu kapsamdaki ilk çalışma olma özelliğini taşıyan “Esir Şehirlerin Eserleri: Anadolu'nun İşgalinde Eski Eser Kaçakçılığı (1918-1923)” kitabında ilk kez yayımlanan belgelerle Osmanlı Devleti'nin son döneminde müzeciliği, arkeolojik kazıları, eski eserlerle ilgili çalışmaları ve tabii kaçakçılık faaliyetlerini de gözler önüne seriyor.
30 Ekim 1918 tarihinde imzalanan Mondros Mütarekesi'nden sonra Osmanlı topraklarında işgaller başladı. Ancak bu işgallerin pek bilinmeyen ve çok üzerinde durulmayan bir yanı daha var; “eski eser kaçakçılığı”.
Osmanlı Devleti topraklarındaki işgaller sırasında Yunanlar, Fransızlar, İngilizler, Amerikalılar ve İtalyanlar, yoğun bir şekilde tarihî eser kaçaklığı yaptılar. Çanakkale, Antalya, İstanbul, Adana, İzmir, Aydın, Bodrum, Antep, Isparta, Konya gibi neredeyse işgal edilen bütün şehirlerde tarihî eser arama çalışmaları yapıldı ve kaçak arkeolojik kazılarda elde edilen eserler, birer savaş esiri gibi ait oldukları topraklardan koparılıp işgalci devletlerin merkezlerine taşındı.
Elinizdeki kitap 1918-1923 yılları arasında Osmanlı Devleti topraklarındaki eski eser kaçakçılığını incelerken şu soruların da cevabını aramaktadır:
Osmanlı Devleti'nde müzecilik faaliyetleri ne zaman başladı?
İşgal kuvvetleri hangi eserleri, nasıl kaçırdı?
Kaçırılan bu eserler günümüzde dünyanın hangi müzelerinde ya da özel koleksiyonlarındadır?
Eski eser kaçakçılığı için hangi arkeolojik kazılar yapıldı?
İşgal kuvvetleri arkeolojiyi işgal politikalarının bir parçası olarak mı gördü?
Arkeolojik kazılar, işgallere meşru bir zemin oluşturmak için kullanıldı mı?
Osmanlı Devleti ve 1920'den sonra da Büyük Millet Meclisi Hükümeti eski eser kaçakçılığını önlemek için ne gibi faaliyetler yürüttü?
Bürokrat olarak yurtdışına kaçırılan eserlerin Türkiye'ye getirilmesi konusunda da görev yapmış olan Dr. Yahya Coşkun, yalnızca bu konuya eğilen bu kapsamdaki ilk çalışma olma özelliğini taşıyan “Esir Şehirlerin Eserleri: Anadolu'nun İşgalinde Eski Eser Kaçakçılığı (1918-1923)” kitabında ilk kez yayımlanan belgelerle Osmanlı Devleti'nin son döneminde müzeciliği, arkeolojik kazıları, eski eserlerle ilgili çalışmaları ve tabii kaçakçılık faaliyetlerini de gözler önüne seriyor.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.