Sonuçta, Freud'un birbirleriyle çelişen eros'u ve thanatos'u aslında yalnızca refleksif olanı değillemeye yönelik aynı ve tutarlı itkinin ikiz ürünleridir, ve Freud'un eros'u ve thanatos'uyla Spinoza'nın conatus'u arasındaki çelişiklik daha temeldeki başka bir çelişikliğin kaçınılmaz ürünüdür: İnsandaki özbilincin yegane imkanı olarak refleksif beceri bir daha telafi edilemeyecek kökten bir yabancılaşmanın kaynağının da ta kendisidir, ve insani sorunsalın her mitolojik düşüş anlatısında konu edilmiş merkezini oluşturur. O kadar ki insan, organik olanın dolaysızlığına ve parçalanmamışlığına yeniden temas edebilmek için, örneğin eğlence yaşantısında olduğu gibi hiç farkında olmaksızın, inorganik olana öykünür.
Sonuçta, Freud'un birbirleriyle çelişen eros'u ve thanatos'u aslında yalnızca refleksif olanı değillemeye yönelik aynı ve tutarlı itkinin ikiz ürünleridir, ve Freud'un eros'u ve thanatos'uyla Spinoza'nın conatus'u arasındaki çelişiklik daha temeldeki başka bir çelişikliğin kaçınılmaz ürünüdür: İnsandaki özbilincin yegane imkanı olarak refleksif beceri bir daha telafi edilemeyecek kökten bir yabancılaşmanın kaynağının da ta kendisidir, ve insani sorunsalın her mitolojik düşüş anlatısında konu edilmiş merkezini oluşturur. O kadar ki insan, organik olanın dolaysızlığına ve parçalanmamışlığına yeniden temas edebilmek için, örneğin eğlence yaşantısında olduğu gibi hiç farkında olmaksızın, inorganik olana öykünür.